27 Haziran 2021 Pazar

Bilge Kral bir kez daha haklı çıktı: Hollandalı askerlere ödül [12 Şubat 2021 ]

 Euronews'in haberini okurken tüylerim diken diken oldu.

Onlar katliam demiş ama Uluslararası Adalet Divanı'nın 2007'deki kararıyla resmen soykırım ilan edilen Srebrenitsa'da 8 bin 372 Boşnak sivilin öldürülmesini izleyen Hollandalı askerlere ülkeleri tarafından ödül verilmiş.

Çoğunlukla filmlerde kullanılır, yaşanan andan birden geriye dönülerek, anlatım başlar. Tıpkı onun gibi bir anı yaşayarak 2017 yılının temmuz ayına döndüm.

Bursa Büyükşehir Belediyesi'nin daha doğrusu o dönemin basın halkla ilişkiler müdürü Saffet Yılmaz'ın organize ettiği geziyle Srebrenitsa'daki anma töreni ve onun öncesinde Marş Mira adı verilen yürüyüşü katılmıştık.

Anlatılanlar ve yazılanlardan az çok Bosna ve özellikle Srebrenitsa'da yaşananları biliyorduk. Ancak, özellikle aradan 23 yıl geçmesine rağmen soykırımın izlerini taşıyan güzergahta tanıklarla birlikte yürümek onları dinlemek ve sonunda henüz bir günlük bebeğin mezarını görmek geziye katılanları derinden etkilemişti.

Aradan yıllar geçmesine rağmen hâlâ Srebrenitsa ile ilgili gelişme olduğunda dikkat kesilirim.

Bu haber de onlardan biri.

Peki, bu soykırımda ülkelerinin ödül verdiği Hollandalı askerlerin rolü neydi?

Hatırlamakta fayda var. Çünkü Bilge Kral olarak adlandırılan Bosna Hersek'in efsane lideri Aliya İzzetbegoviç'in dediği gibi 'unutulan soykırım tekrarlanır'

1995 yılında Srebrenitsa'nın nüfusu bölgelerden gelen mülteci göçleriyle 60 bin civarına ulaştı. Açlık ve hastalıklarla mücadele edilen bir toplama kampına dönüşen kentte, Müslümanların elindeki silahlar BM Barış Gücü tarafından koruma gerekçesiyle toplandı.

Ratko Mladiç komutasındaki Sırpların saldırı başlatması üzerine Boşnakların silahlarını geri almak için yaptıkları başvuru, sorumlu Hollanda komutanı Thom Karremans tarafından reddedildi. BM yalnızca iki F16'yı kent üzerinde bir uçuş yaptırmakla yetindi.

Ve ardından Hollandalı askerler bir gece yarısı Bosna'daki BM Barış Gücü komutanı Hollandalı generalden aldıkları emir doğrultusunda kenti boşalttılar. Savaş sırasında şehrin güvenliğinden sorumlu olan Hollandalı komutan Thom Karremans kendisine sığınan 25 bin mülteciyi ve şehri Sırplara teslim etti.

Daha sonra Sırp generalin kenti boşaltan Hollandalı komutana bir hediye verirken görüntüleri ortaya çıktı. Kente saldıran Sırplar, akü fabrikasına sığınan, bölgeden kaçmak isteyen aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu en az 8 bin 372 Boşnak sivili acımasızca katletti.

Lahey Adalet Divanı bir hafta süren katliamı bir 'soykırım' olarak kabul etti. Sorumlular yargılanıp ağır cezalara çarptırıldı.

Ancak, soykırımın yaşanmasını izleyen hatta çanak tutan Hollandalı askerlerle ilgili gelişmeler de dünya kamuoyunca uzun süre tartışıldı. Hazırlanan raporlarda, savaşın ağır ve acı hatıraları altında ezilen askerlerin gerçekte katliamları engellemek için gerekli askeri kapasiteden yoksun oldukları iddia edildi.

Ve bu 850 askere hükümetleri 'jest ve takdir göstergesi' olarak kişi başına 5'er bin Euro ödeme kararı aldı.

TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanvekili ve Bosna-Hersek Dostluk Grubu Başkanı Refik Özen, bu karara tepkisini yine Bilge Kral'ın sözleriyle gösterdi:

'Bunu hiç unutma evlat. Batı hiçbir zaman medenî olmamıştır ve bugünkü refahı, devam ede- gelen sömürgeciliği; döktüğü kan, akıttığı gözyaşı ve çektirdiği acılar üzerine kuruludur...'

AKTAŞ ÇAĞRI YAPMIŞTI, NİLÜFER BELEDİYESİ PROJEYİ ODALARA ANLATTI

Nilüfer Belediyesi tarafından 2010 yılında çalışmalarına başlanan 'Ekokent' adıyla bilinen Nilüfer Batı Gelişme Bölgesi Uygulama İmar Planı, altıncı kez mecliste kabul edilerek Büyükşehir Belediyesi'ne gönderilmişti.

Geçen ay Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi'nde UNESCO toplantısını izlerken Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş'a 'Dubai Projesi' olarak da adlandırılan imar düzenlemesiyle ilgili görüşünü sormuştuk. Aktaş da, 'Bu projeyi Bursa'nın tartışmasını istiyorum. Bir de İMSİAD, akademik odalar baksınlar. Projenin farklı yönleri var. Bu memlekette insanlar sadece Dubai konseptinde yaşamıyor. Tartışma sonucu Bursa projesi olsun' çağrısında bulunmuştu. Sanırım çağrı yerine ulaştı. 10 yıllık sürecin sonunda değişen yönetmeliklere göre son düzenlemeler yapılarak yeniden onaya gönderilen projenin son hali, Nilüfer Belediyesi Meclisi'nde yapılan toplantıyla TMMOB'a bağlı meslek odalarının temsilcilerine sunuldu.

Belediyeden yapılan açıklamada, bağlı Kayapa, Hasanağa ve Görükle sınırları içinde kalan plan, Bursa kent merkezi ile entegre, yüksek altyapı ve çevre standartlarına sahip, kent içi ulaşımında yayalara, bisiklete, insan ve çevre sağlığına öncelik veren, komşuluk kültürüne de imkan sağlayacak şekilde hazırlandığı ifade edildi. Şimdi akademik odaların bu konuyla ilgili görüşlerini ve planın Büyükşehir meclisinde nasıl karşılık bulacağını göreceğiz.

BİR SİZ EKSİKTİNİZ!

Dikkatinizi çekiyor mu bilmiyorum. Bundan 4-5 yıl öncesine kadar aralarında profesöründen ağır ceza hakimine kadar yüzlerce insan terör örgütlerinin adı kullanılarak kendilerini polis veya savcı olarak tanıtan kişiler tarafından dolandırılıyordu. Sonra yapılan düzenleme ile bu tür dolandırıcılık yöntemi katalog suçlar arasına alınıp verilen ceza miktarı artırılınca bu tür dolandırıcılık olayları deyim yerindeyse bıçak gibi kesildi.

Huylu huyundan vazgeçmez misali. Bu kez başka dolandırıcılık olayları ortaya çıkmaya başladı. Önceki gün cep telefonuma gelen mesaj bunun bir örneği kelimesine dokunmadan sizlere de aktarayım:

'Selamünaleyküm abim. Ben Mehmet. Şu an Manisa'da hanımın teyzesinin köyündeyim. Teyzegiller hayvanlara ahır, dam mera yeri yaparken kapı temelinin bir buçuk metre altından Arapça, Kuranca yazılı sarı sarı tam 1261 adet paralara denk gelmiş. Yardımcı olursan Allahın izniyle beraber ekmek yiyeyim.'

Gülerek okuduğu mesajı polis yetkilisine sordum. Bu yeni yöntemlerden biriymiş. Bir de jigolo aranıyor versiyonu da varmış. Terör örgütlerinin ismini kullananların yerini bunlar almış. Takibi çok zor. Şikayet üzerine savcılıktan izin alınarak kullanılan numaralar izleniyor. Ancak bunların büyük çoğunluğu birçoğu ölen insanların üzerine çıkan hatlar. Suriyelileri de kandırarak hat çıkaranlar varmış. O yüzden yakalanması için kullanılan baz istasyonu takibi yapılıyor. Yakalamak ise çok zor. Bir siz eksiktiniz. Başka ne diyeyim...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yatırımcı çıkmayınca Büyükşehir yapacak

  27 Ekim 2021 Çarşamba, 07:56     Bursa'da yerel gündem son aylarda oldukça hareketlendi. Emek-Şehir hastanesi metro hattından T2'y...