Bursa'nın laleli yeni logosu ve sloganı 22 Ekim’de
düzenlenen toplantısıyla kamuoyuna sunuldu.Bursa’yı ziyaret eden Başbakan
Ahmet Davutoğlu, “Ulu Şehir” kavramını Dışişleri Bakanlığı döneminde Bursa’ya
yaptığı ziyaret sonrası kullandığını ve bunun kentin sloganı haline
getirilmesinden duyduğu memnuniyeti toplu açılış töreninde Bursalılarla
paylaştı.
Slogandan çok Bursa laleli logoyu benimsemedi. İlk haftalardaki tartışma bir ay
geçmesine rağmen hız kesmeden devam ediyor.
Bursa Kent Konseyi (BKK) tarafından geçen hafta düzenlenen ‘Bursa
Konuşuyor’ genel konsey toplantısında, her kesimden ilgililerin katılımıyla
lale figürlü ‘Bursa Şehir Logosu’ konuşuldu.
Kent Konseyi Başkanı Semih Pala, Bursa’ya ilgilendiren her konuyu gündeme taşıdıklarının altını çizerek, 4 Meclis, 30 çalışma grubu ve yüzlerce gönüllüyle beraber yılda ortalama bin 500 faaliyete imza attıklarını, çıkan sonuçları da ilgili yerlere ve görüşülmesi zorunlu olan Bursa Büyükşehir Meclisi’ne göndereceklerini ifade etti.
Toplantıda neler konuşulduğuna gelince; isterseniz birer cümle olarak alıntı yapalım:
Kamu Politikaları Enstitüsü Derneği Başkanı Tahsin Bulut: Yeşil Türbe, Sultan külliyeleri, teleferik, Han bölgesi ve Ulu Camii’den iz taşımayan sembolün, Bursa’ya ait olduğunu kabul etmek zor. Bu logoda çağdaş tasarım unsurları da göremedim. Bursa denilince akla öncelikle lale gelmiyor. Bana göre logo, şehrin markalaşma süreci olarak düşünülmemiş. Yerel nitelin taşıyan logo, merkezi otorite tarafından hazırlanmış. Yerel halkın katılımı sağlanmamıştır.
Bursa Grafik Tasarımcıları Derneği Başkanı Serkan Beyoğlu: Logo yapılmadan önce bizden ve diğer kurumlardan görüş alınmadı. Dernek olarak logonun değiştirilmesini istiyoruz. Tasarımcılar, müşteriye ürün sunarken alternatif çalışmalar da getirir. Ancak Şehir Logosu’nda böyle bir süreç de yaşanmadı. Bizce logo Bursa’yı anlatmıyor. Bursa’nın değerlerinin izini taşımıyor. Bursa yeşil olarak anılırken, logo da yeşil yok” dedi.
Kent Konseyi Başkanı Semih Pala, Bursa’ya ilgilendiren her konuyu gündeme taşıdıklarının altını çizerek, 4 Meclis, 30 çalışma grubu ve yüzlerce gönüllüyle beraber yılda ortalama bin 500 faaliyete imza attıklarını, çıkan sonuçları da ilgili yerlere ve görüşülmesi zorunlu olan Bursa Büyükşehir Meclisi’ne göndereceklerini ifade etti.
Toplantıda neler konuşulduğuna gelince; isterseniz birer cümle olarak alıntı yapalım:
Kamu Politikaları Enstitüsü Derneği Başkanı Tahsin Bulut: Yeşil Türbe, Sultan külliyeleri, teleferik, Han bölgesi ve Ulu Camii’den iz taşımayan sembolün, Bursa’ya ait olduğunu kabul etmek zor. Bu logoda çağdaş tasarım unsurları da göremedim. Bursa denilince akla öncelikle lale gelmiyor. Bana göre logo, şehrin markalaşma süreci olarak düşünülmemiş. Yerel nitelin taşıyan logo, merkezi otorite tarafından hazırlanmış. Yerel halkın katılımı sağlanmamıştır.
Bursa Grafik Tasarımcıları Derneği Başkanı Serkan Beyoğlu: Logo yapılmadan önce bizden ve diğer kurumlardan görüş alınmadı. Dernek olarak logonun değiştirilmesini istiyoruz. Tasarımcılar, müşteriye ürün sunarken alternatif çalışmalar da getirir. Ancak Şehir Logosu’nda böyle bir süreç de yaşanmadı. Bizce logo Bursa’yı anlatmıyor. Bursa’nın değerlerinin izini taşımıyor. Bursa yeşil olarak anılırken, logo da yeşil yok” dedi.
TURSAB adına GÜMRET Başkanı Erol Bodur: Logonun, Bursa’nın izini taşımadığı
eleştirilerine katılmıyorum. Logo, İznik’i çağrıştırsa bile kötü bir şey
değildir. Bursa’da turizmi geliştirmek istiyorsak takdim edilen logoya
odaklanmalıyız. Yakamızda taşımak büyük bir onurdur.
Büyükşehir Belediyesi Meclis üyesi Erdal Aktuğ:
İstanbul’u temsil eden lale, Bursa’ya getirilip logosu yapılıyor. Logonun
Bursa’yı motif motif işleyen, Bursalıların nefesiyle çıkarılması gerektiğini
düşünüyorum. Bu logo çalışması iptal edilmeli, kamuoyu işin içine katılarak
daha uygun logo seçilmelidir.
BKK Gençlik Meclisi üyesi Ahmet Can Üneş, Taşınmaz
bir değerin logo olarak tercih edilmesini beklerdim. Atanmış birisi tarafından
Bursa’ya logo atfedildi. Valiler birkaç senede bir değişir. Ancak Bursalı
olarak yıllarca bu şehirde yaşayacağım. Bu yüzden logonun vatandaş tarafından
seçilmesini bekliyorum.
BKK Tarihi Kültürel Miras Çalışma Grubu Temsilci
Yardımcısı Ali Turan: Logo oldu bittiye getirildi. İçinde Uludağ,
teleferik, Ulu Camii, Osmangazi ve Orhangazi türbeleri, Bursa surları, Irgandı
Köprüsü, ipek, Koza Han, Taç Kapı, şeftali, kestane, kaplıcalar, çınar ve bu
gibi değerleri barındıran bir logo olmalıydı.
.
Yıldırım ilçesi muhtarlarından Burhaneddin Yiğit:
Lale figürü doğru ancak renkleri yeşil-beyaz olarak düzeltilsin.
BKK Engelliler Meclisi üyesi İpek Öztürk: Engelliler
Meclisi üyeleri de lale figürlü logoyu beğenmedi. Lale, İstanbul’u akla
getiriyor.
Toplantıyı yararlı bulan Semih Pala, katılımcıların
yüzde 95’inin logonun yeniden düşünülmesi gerektiğini ifade ettiğini
hatırlatarak, idarecilerin vatandaşın dediklerine kulak vereceğine
inandığını söyledi.
VALİ KARALOĞLU’DAN GENELGE:
Kent Konseyi yeni logo ve tartışmaları devam ederken, kamu kurum ve kuruluşları, Belediyelere duyurulmak üzere Kaymakamlıklara, Sanayi ve Ticaret Odası ve Esnaf Odalar Birliği Başkanlıkları ile tüm sivil toplum kuruluşlarına gönderilen Vali Karaoğlu imzalı resmi genelge de tartışma konusu oldu.
Bursa logosu ve sloganın detaylı anlatıldığı yazıda, “Mermeri delen damlaların gücü değil sürekliliğidir” sözü hatırlatılarak, kullanımı istendi.
Yazıda, en dikkat çekici bölüm ise Vali Karaoğlu’nun logo ve sloganın kullanımıyla ilgili uyarısı oldu. 31 Ekim tarihi başlangıç gösterilerek her türlü yazışmalarda şehir logosu ve sloganının kullanılması isteyen Vali Karaloğlu, “Bu tarihten sonra yapılacak yazışmalarda, şehir logosu ve sloganını kullanmayan kurumların yazılarını imzalamayacağımı bilmelerini ve bu genelgemizden itibaren yazılarında şehir logosu ve sloganının kullanılmasında öncelik eden değerli kurumlarımızın da ayrıca ödüllendirileceğinin bilinmesini önemle rica ederim” ifadelerini kullandı.
Şimdi asıl soru şu; Büyükşehir Belediye Meclisi’nin yanı sıra sivil toplum örgütlerinin temsil edildiği Kent Konseyi’nin yüzde 95’inin benimsemediği logonun kullanılması genelgeyle istiyor.
Bakalım Bursa bu logo sorununu nasıl aşacak. Pala’nın dediği gibi idareciler vatandaşın dediklerine kulak verecek mi?
Kent Konseyi yeni logo ve tartışmaları devam ederken, kamu kurum ve kuruluşları, Belediyelere duyurulmak üzere Kaymakamlıklara, Sanayi ve Ticaret Odası ve Esnaf Odalar Birliği Başkanlıkları ile tüm sivil toplum kuruluşlarına gönderilen Vali Karaoğlu imzalı resmi genelge de tartışma konusu oldu.
Bursa logosu ve sloganın detaylı anlatıldığı yazıda, “Mermeri delen damlaların gücü değil sürekliliğidir” sözü hatırlatılarak, kullanımı istendi.
Yazıda, en dikkat çekici bölüm ise Vali Karaoğlu’nun logo ve sloganın kullanımıyla ilgili uyarısı oldu. 31 Ekim tarihi başlangıç gösterilerek her türlü yazışmalarda şehir logosu ve sloganının kullanılması isteyen Vali Karaloğlu, “Bu tarihten sonra yapılacak yazışmalarda, şehir logosu ve sloganını kullanmayan kurumların yazılarını imzalamayacağımı bilmelerini ve bu genelgemizden itibaren yazılarında şehir logosu ve sloganının kullanılmasında öncelik eden değerli kurumlarımızın da ayrıca ödüllendirileceğinin bilinmesini önemle rica ederim” ifadelerini kullandı.
Şimdi asıl soru şu; Büyükşehir Belediye Meclisi’nin yanı sıra sivil toplum örgütlerinin temsil edildiği Kent Konseyi’nin yüzde 95’inin benimsemediği logonun kullanılması genelgeyle istiyor.
Bakalım Bursa bu logo sorununu nasıl aşacak. Pala’nın dediği gibi idareciler vatandaşın dediklerine kulak verecek mi?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder