27 Nisan 2017 Perşembe

BURSA İÇİN BİR DÖNÜŞÜM ÜTOPYASI



Bursa’yı bilen ve kentin gelişimini izleyen herkes, kentin yenilenmesi konusunda hemfikir. 
16 Nisan referandumu öncesi Bursa’ya gelen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da miting konuşması öncesi kenti havadan helikopterle dolaşmış, valilikteki toplantıda da yerel yöneticilere kentin yenilenmesi talimatını vermişti.
Bursa bu konuda, diğer kentlerin maalesef gerisinde kaldı. İstanbul’da neredeyse orta ölçekli bir Anadolu şehri büyüklüğündeki alanlarda kentsel dönüşümler gerçekleştiriliyor.
Geçen hafta Bursa’da bence bu işin en önemli adımlarından biri atıldı. Çünkü kentsel dönüşümde en önemli unsur planlama ve kent dinamiklerinin bir araya gelerek ne yapacaklarına karar vermesi. İnşaat Müteahhitleri Sanayici ve İşadamları Derneği (İMSİAD), Bursa Büyükşehir Belediyesi ve BTSO İnşaat Konseyi’nin de desteğiyle düzenlenen ‘Kentsel Dönüşüm Forumu’ bu açıdan çok önemliydi.
Yapılan tespitler umarız unutulmaz.
Birkaç değerlendirme verdikten sonra çıkarılması gereken sonuçları anlatmaya çalışacağım.
Büyükşehir Belediyesi bu işin en önemli yerel ayağı çünkü artık imar yetkisine de sahip. Başkan Altepe, toplantıda genel bir çerçeve çizerek, yapacağı çalışmaları anlattı. Bursa’nın 1076 mahallesinde çalışma yaptıklarını kaydeden  Altepe’ye göre,  kentin her yerinde dönüşüm ve gelişim yaşanıyor. Bir bulvar için sadece 500 bina yıktıklarını ve ana arter açmak için bina yıkan başka belediye olmadığını söylüyor. 4 bin 500 bina yıktıklarını anlatan Altepe, dönüşümlerin acil olmasına vurgu yapıyor. Çünkü depremin ne zaman olacağı belli olmaz.
HERKES ELİNİ TAŞIN ALTINA KOYMALI
İMSİAD Başkanı Adil Gökçadır ise öncelikle sağlıklı planlı ve kimsenin zarar görmediği bir dönüşüme vurgu yapıyor. Gökçadır’a göre, Bursa ve Bursalı kazanarak yapmak mümkün. Ama herkes elini taşın altına koymadan yapmak mümkün değil. Devletimiz birçok imkan tanıdı. Faizsiz kredi, taşınma yardımı, kira yardımı, düşük KDV, harç muafiyeti ve buna benzerleri. Bütün bunlar yanında yatırımcının, hak sahibinin ve belediyelerin fedakarlığı ile en az maliyetle ev yenilemek en akıllı, en adaletli, en sağlıklı ve en güvenli yolu.
Geçmişi tartışmanın bir anlamı olmadığına da dikkat çeken Gökçadır’ın şu sözleri ise çok önemli.
 “Çünkü kimseye yararı yok. Olası deprem yaklaşıyor ve zaman çok az.  İleriye, önümüze bakacağız.  Nasıl bir Bursa istiyoruz. Bunun için nasıl bir kentsel dönüşüm yapmalıyız? Yaklaşan depremden çocuklarımızı, ailemizi, torunlarımızı nasıl koruruz, en sağlıklı sonuca en çabuk nasıl ulaşırız.  Bu bir rant kavgası değil. Kimse evini kentsel dönüşüme verip para kazanmanın hesabını yapmasın. Hiçbir yatırımcı da bir site yapıp, zengin olma hesabında olmasın.”
20 YILLIK BİNALAR YIKILIYOR
Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey de
 Bursa’nın 1960’lı yıllardan itibaren kaybedilmeye başlandığını söyleyerek,  “Günümüzde gelişmiş ülkeler,  bir kent oluştururken en az 100 yıl sonrasını düşünüyor. Biz şimdi 20 yıllık binaları yıkıyoruz. Neyin kentsel yenilemesinden, neyin şehirciliğinden bahsediyoruz. Hep kentin içini yıkıyoruz. Örneğin Ataevler. Bu yapılar 23-24 yıl önce yapıldı. Şimdi o yapıları yıkıyoruz ve yoğunluğu iki kat artırıyoruz. Böylece kentsel dönüşüm yaptığımızı hayal ediyoruz. Eğri oturup doğru konuşalım dönüşüm değil bunlar, kentsel yenileme.” dedi.
Başkan Bozbey, Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin, İmar Koordinasyon Merkezi oluşturarak, bu merkezde her belediyeden yetkilileri bir araya getirmesi gerektiğini öneriyor
ŞİMŞEK’TEN 100 BİN KONUTLUK PROJE ÖNERİSİ
 Formunda, en çarpıcı öneri ise Mimarlar Odası Bursa Şubesi Başkanı Can Şimşek’ten geldi. “Bursa için bir dönüşüm ütopyası” başlıklı sunumda, dönümün somut bir örneğini anlattı.
Şimşek, daha önce de kent meydanı ve Atatürk Stadyumu konusunda da ‘öneriyle gelin’ eleştirilerine karşı projelerini billboardlara taşımasıyla da biliniyor.
Konuşmasına önce Bursa’nın yüzde 80’inin kaçak ve yüzde 30’unun da kendi mezarlarında yaşayan insanların bulunduğu bir kent tespitiyle başlayan Şimşek’e göre, Bursa’nın felaketinin bitişik nizamdan kaynaklandığını ifade ediyor.
Önerisine gelince…
Mudanya yolunun kuzeydoğusunda yer alan Hürriyet’ten başlayıp Geçit’e kadar devam eden alanı kapsayan bu bölgenin tamamını da bitişik imardan oluşuyor. Sosyal donatı alanlarından hiç biri burada sağlanamıyor. Kişi başı konut alanı 25 metrekare, donatı alanı olarak da 18 metrekare ulaşım, eğitim sağlık da bunun içinde.
Bir buçuk emsal hesabıyla Bir kişi toplam donatı alanlarıyla birlikte 35 metrekarenin yeterli olacağını söylüyor. Buradaki 14 milyon metrekare. Bu alanda 400 bin kişinin yaşayacağı kenti oluşturmaya yetiyor. 100 bin konut yapılabilecek bu alanda, TÜİK’in verilerine göre 120-130 bin kişi yaşıyor. Direkt arsaya karşı verilecek daire olarak hesaplandığında 37 bin 500 konut yapılabiliyor. 100 metrekare arsaya bir konut verilmesi, Kamu ortaklık payına da 5 bin konut ayrılıyor. Yüklenici için kat karşılığı oranını ise yüzde 42, 5 olarak hesap ediliyor.  Kamunun burada getirisi yaklaşık bir buçuk milyar lira. Daire başı 300 bin lira gibi bir hesaplamayla çıkan rakam.
Peki, kamulaştırma nasıl olacak?
‘Vatandaşlarla karşı karşıya gelindiğinde masaya yumruğunu vurduğunda sonuç alarak kurumumuz olsaydı’ denildiğini hatırlatan Şimşek’e göre, aslında var ve bunun adı TOKİ. Şimşek’e göre, TOKİ’nin görevi de sadece tarihi kent merkezlerinin ortasına kule dikmek ya da Ümraniye’de Ataşehir’de bir buçuk 2 milyon dolarlık yapı yapıp satmak değil. Sağlıklı bir kentsel dönüşüm için arsa elde edilmesi sürecinde yerel yöneticilere destek olmaktır.
Kentsel dönüşümün ancak devlet güvencesinde sağlıklı sonuçlar vereceğini savunan Şimşek, kentsel dönüşümün ne yerel yöneticiye,  ne müteahhidin insafına, ne de vatandaşın gelir getirme hırsına teslim edilemez.
SADECE DÖNÜŞÜM DEĞİL, GÜÇLENDİRME DE YAPILMALI
İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı Mehmet Albayrak başka bir konuya dikkat çekerek, Bursa’daki yık-yap şeklindeki kentsel dönüşüm algısının doğru olmadığını savunuyor. Albayrak’a göre, güçlendirme kavramı ön plana çıkartılmalı. Zira tüm binalarımızı yıkmak ve yeniden yapmak yerine güçlendirerek depreme dayanıklı hale getirebiliriz. Bu şekilde deprem açısından birer çöküntü alanı olan kentimizin büyük bölümünü dönüştürebiliriz. Ülkemizin ekonomik durumu göz önüne alındığında yüzde 60 daha az maliyetli olan güçlendirme çalışmalarına öncelik verilmelidir.  
Değerlendirmelerin bütününe baktığınızda herkes haklı dediğinizi duyar gibi oluyorum.
Ancak, herkesin haklı olması yetmiyor. Acil yapılması gereken bütüncül planlar yapılması. Böyle bir belediye başkanının bir dönemlik çalışması da bu işi gerçekleştirmeye yetmez.
Yıllardan beri bu konudaki önerim, Bozbey’in konuşmasında da yer alıyor. Her belediyenin kendi başına çalışması yerine Büyükşehir Belediyesi’nin bir koordinasyon merkezi kurup, TOKİ’yi de Bursa için göreve çağırma zamanı geldi, geçti bile….








Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yatırımcı çıkmayınca Büyükşehir yapacak

  27 Ekim 2021 Çarşamba, 07:56     Bursa'da yerel gündem son aylarda oldukça hareketlendi. Emek-Şehir hastanesi metro hattından T2'y...