Bursa Atatürk Stadyumu’nun Türkiye’deki benzer adları taşıyan spor tesisleriyle
aynı kaderi paylaşmaması bir sivil toplum başarısıdır.
Çünkü, Bursa bu konuda birlik olarak mücadele etti ve kazandı. Hatırlatmakta
yarar var. Bursa Büyükşehir Belediyesi
yeni stadyumu tamamlayınca bölgeyi beton yığınına dönüştürecek bir planla
ortaya çıktı. Bursa Barosu, Mimarlar
Odası Bursa Şubesi ve Bursa Atatürk Stadyumunu Koruma ve Yaşatma Derneği
(BASKOD) plana itiraz ederek dava açtı. İdare Mahkemesi tarafından plan iptal
edilince, Bursa Büyükşehir Belediyesi Atatürk Stadyumu’nun doğal dokusuyla
yaşatılmasına yönelik yeni proje hazırladı.
Yeni hazırlanacak projede, Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe’nin görüşlerine başvurduğu Sivilay üyesi olan Büyükşehir Belediye Başkanı Erdem Saker’in de etkisini unutmamakta fayda var.
Atatürk Stadyumu bu günlerde yıkılarak 15 bin kişilik amiftiyatro ve 100 bin kişilik toplantıların yapılacağı meydana dönüşüyor.
Başkan Altepe’nin açıkladığı projeye göre, tarihi tribün onarılarak veya yeniden yapılarak festival müzesi olacak yeşil saha da korunarak çevresine atletizm pisti de yapılacak.
Başkan Altepe’nin proje ile ilgili fikir değiştirmesinde büyük etkisi olan Erdem Saker’den yeni bir öneri daha geldi. Saker, kent planlaması ve çevre ile ilgili görüşlerini aktardığı Bursa’da yayınlanan Ekohaber Dergisi’nde yazdığı köşede yeni önerisini açıkladı.
Öncelikle Altepe’ye önerilerini dikkate alarak projenin bu hale getirilmesiyle ilgili teşekkür eden Saker, stadyumun bu yeni şekline Haşim İşcan Stadyumu veya Haşim İşcan Meydanı, yeni yapılan Belediyenin Bursa Büyükşehir, yeşil beyazlı renklere gönül vermiş Bursaspor taraftarlarının da Timsah Arena olarak adlandırdığı yeni stadyuma ise Atatürk Stadyumu adlarının konulmasını önerdi.
Yazısında, daha önce kaleme aldığı Atatürk Stadyumu ile ilgili ve Bursa’da 1945-1950 yılları arasında valilik yapan Haşim İşcan’ın kente Atatürk Stadyumu’nun yanı sıra Memleket Hastanesi, SEtbaşı Vergi Dairesi, Ticaret Lisesi, Uludağ Senatoryumu, Vali Konağı, Demirtaş Paşa ve Süleyman Çelebi türbelerini kazandırdığını hatırlattı ve “Var mısınız” sözleriyle tamamladı.
Atatürk adının Bursa’da yaşatılması gerçekten çok önemli. Geçtiğimiz günlerde stadyumun geleceği ile ilgili görüştüğümüz Araştırmacı ve Gazeteci İsmail Kemankaş’ın vurguladığı gibi birçok stada, ulusal kurtuluş mücadelesi ve cumhuriyetin kurucusu olmasından dolayı ismi verilmiş, oysa Bursa’daki stadyum için bizzat kendisi 1926 yılında bin lira bağışta bulunmuş. O yüzden bu hatıranın Bursa’da yaşatılması ve gelecek nesillere aktarılması açısından Saker’in önerisinin dikkate alınması yararlı olacaktır.
Zaten dünyanın heyecan veren 10 stadyumu arasına giren Timsah Arena’ya da Atatürk adı yakışır.
Bakalım Başkan Altepe, birçok konuda önerilerini dikkate aldığı Saker’in bu teklifine ne diyecek.
Yeni hazırlanacak projede, Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe’nin görüşlerine başvurduğu Sivilay üyesi olan Büyükşehir Belediye Başkanı Erdem Saker’in de etkisini unutmamakta fayda var.
Atatürk Stadyumu bu günlerde yıkılarak 15 bin kişilik amiftiyatro ve 100 bin kişilik toplantıların yapılacağı meydana dönüşüyor.
Başkan Altepe’nin açıkladığı projeye göre, tarihi tribün onarılarak veya yeniden yapılarak festival müzesi olacak yeşil saha da korunarak çevresine atletizm pisti de yapılacak.
Başkan Altepe’nin proje ile ilgili fikir değiştirmesinde büyük etkisi olan Erdem Saker’den yeni bir öneri daha geldi. Saker, kent planlaması ve çevre ile ilgili görüşlerini aktardığı Bursa’da yayınlanan Ekohaber Dergisi’nde yazdığı köşede yeni önerisini açıkladı.
Öncelikle Altepe’ye önerilerini dikkate alarak projenin bu hale getirilmesiyle ilgili teşekkür eden Saker, stadyumun bu yeni şekline Haşim İşcan Stadyumu veya Haşim İşcan Meydanı, yeni yapılan Belediyenin Bursa Büyükşehir, yeşil beyazlı renklere gönül vermiş Bursaspor taraftarlarının da Timsah Arena olarak adlandırdığı yeni stadyuma ise Atatürk Stadyumu adlarının konulmasını önerdi.
Yazısında, daha önce kaleme aldığı Atatürk Stadyumu ile ilgili ve Bursa’da 1945-1950 yılları arasında valilik yapan Haşim İşcan’ın kente Atatürk Stadyumu’nun yanı sıra Memleket Hastanesi, SEtbaşı Vergi Dairesi, Ticaret Lisesi, Uludağ Senatoryumu, Vali Konağı, Demirtaş Paşa ve Süleyman Çelebi türbelerini kazandırdığını hatırlattı ve “Var mısınız” sözleriyle tamamladı.
Atatürk adının Bursa’da yaşatılması gerçekten çok önemli. Geçtiğimiz günlerde stadyumun geleceği ile ilgili görüştüğümüz Araştırmacı ve Gazeteci İsmail Kemankaş’ın vurguladığı gibi birçok stada, ulusal kurtuluş mücadelesi ve cumhuriyetin kurucusu olmasından dolayı ismi verilmiş, oysa Bursa’daki stadyum için bizzat kendisi 1926 yılında bin lira bağışta bulunmuş. O yüzden bu hatıranın Bursa’da yaşatılması ve gelecek nesillere aktarılması açısından Saker’in önerisinin dikkate alınması yararlı olacaktır.
Zaten dünyanın heyecan veren 10 stadyumu arasına giren Timsah Arena’ya da Atatürk adı yakışır.
Bakalım Başkan Altepe, birçok konuda önerilerini dikkate aldığı Saker’in bu teklifine ne diyecek.
DOSAB MÜCADELESİ LANCET’TE
Lancet dergisini Bilimsel araştırmalar yapan tıp çevreleri bilir. Öylesine önemli bir dergidir ki birçok araştırmada, burada yapılan yayınlar kaynak olarak gösterilir. Zaten bir araştırma makalesinin de burada yayınlanması kolay değildir.
İşte bu dergideki bir makaleye DOSAB’ta kömürlü santrale karşı yürütülen mücadele ve etkinlik sırasında çekilen bir fotoğraf konu oldu. Fotoğrafta yer alan Uludağ Üniversitesi Halk Sağlığı Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Kayıhan Pala, bu haberi sosyal medya hesabından, “ DOSAB Termik Santraline Hayır Platformu olarak düzenlediğimiz etkinliğin fotoğrafı dünyanın en önemli bilimsel dergilerinden biri olan Lancet'te "Hekimler dünya çapında sağlıklı enerji tercihlerini dile getiriyor" başlığıyla yayınlandı. Hekimler yaşamdan yanadır” sözleriyle paylaştı.
Prof. Dr. Pala’ya konunun detayını sorduğumuzda anlattı. Yazıyı geçtiğimiz aylarda Marekeş’te düzenlenen Birleşmiş Milletler İklim Zirvesi’nde, Avrupa Sağlık ve Çevre Birliği adına sunum yapan araştırmacı kaleme almış. Bursa’daki mücadeleyi anlatan bölüm de var yazıda. Orijinali İngilizce ama merak edenler internetten okuyabilir.
DOSAB Termik Santraline hayır platformunu ve Prof. Dr. Pala’yı bir kez daha kutluyoruz.
Lancet dergisini Bilimsel araştırmalar yapan tıp çevreleri bilir. Öylesine önemli bir dergidir ki birçok araştırmada, burada yapılan yayınlar kaynak olarak gösterilir. Zaten bir araştırma makalesinin de burada yayınlanması kolay değildir.
İşte bu dergideki bir makaleye DOSAB’ta kömürlü santrale karşı yürütülen mücadele ve etkinlik sırasında çekilen bir fotoğraf konu oldu. Fotoğrafta yer alan Uludağ Üniversitesi Halk Sağlığı Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Kayıhan Pala, bu haberi sosyal medya hesabından, “ DOSAB Termik Santraline Hayır Platformu olarak düzenlediğimiz etkinliğin fotoğrafı dünyanın en önemli bilimsel dergilerinden biri olan Lancet'te "Hekimler dünya çapında sağlıklı enerji tercihlerini dile getiriyor" başlığıyla yayınlandı. Hekimler yaşamdan yanadır” sözleriyle paylaştı.
Prof. Dr. Pala’ya konunun detayını sorduğumuzda anlattı. Yazıyı geçtiğimiz aylarda Marekeş’te düzenlenen Birleşmiş Milletler İklim Zirvesi’nde, Avrupa Sağlık ve Çevre Birliği adına sunum yapan araştırmacı kaleme almış. Bursa’daki mücadeleyi anlatan bölüm de var yazıda. Orijinali İngilizce ama merak edenler internetten okuyabilir.
DOSAB Termik Santraline hayır platformunu ve Prof. Dr. Pala’yı bir kez daha kutluyoruz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder