Bursa son yıllarda 1990’daki kirli hava kabusunu yeniden
yaşıyor.
Bursa’nın kurtarıcısı lodos olmadığı günlerde, kentin üzerine sarı bir tabakayla örtülü sanki. Bazı bölgelerde ise nefes almak adeta imkansız hale geliyor.
Hürriyet Bursa’da 14 Aralık’ta, “Bursa nefes alamıyor” başlıklı yazımda, konunun uzmanı Uludağ Üniversitesi Halk Sağlığı Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Kayıhan Pala’nın görüşleri ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın ölçüm sonuçlarını yazmıştım.
Prof. Dr. Pala, o gün önünde açık duran bilgisayardan sonra rakamları vermişti. Tablo hiç de iç açıcı değildi.
Botanik Park’taki istasyonunun 24 saatlik verilerine göre havadaki partikül oranı 188 mikrogram. Türkiye’nin yasal değeri 80 mikrogram ve bu iki kat aşılmış. Avrupa Birliği sınır değeri ise 50, bu değer de üç kat geçilmiş. Dünya Sağlık Örgütü’nün sınır değeri ise 20. Neredeyse 9 kat aşılmış. Kestel İstasyonu’nda ise bu değer 143. Burada da sanayi tesisleri ve kömür kullanan evler dolayısıyla kirlilik yüksek.
Ölçüm sonuçlarını değerlendiren Prof. Dr. Pala, bu rakamlar karşısında Bursa Valiliği, Büyükşehir Belediyesi ve Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü’nü acil göreve çağırmış ve bir an önce kirlilik kaynakları tespit edilerek önlem alınmasını istemişti.
Çağrıya ilk yanıt Sağlıklı Kentler Birliği Başkanı şapkası da bulunan Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe’den geldi.
DHA Bursa Bürosu’nu ziyaret eden Altepe, hava kirliliğinin önlenmesi için uygulamak istediği projeyi açıkladı. Altepe, Sağlıklı Kentler Birliği Başkanlığı görevi nedeniyle örnek olması açından çevreye daha fazla yatırım yaptıklarını ifade ederek, önümüzdeki yıl Bursa’da devletin kömür dağıtımını bitirmek istediklerini söyledi.
BURSA FEDA EDİLMESİN
Altepe, konuyu Bursa Valisi İzzettin Küçük’e de aktarmış. Bu konudaki görüşleri önemli olduğu için bu bölümleri aynen aktarmak istiyorum:
“Hava kirliliğinin önlenmesi için bizim hedefimiz kömürün dağıtılmasını da artık bitirmek. Önümüzdeki sezon için istiyoruz ki artık kömür dağıtılmasın. Doğalgaz fişi verelim ona teşvik edelim. Dağıtılan kömürün toplam değeri ne kadar, tam bilmiyorum ama olsa olsa 20-30 trilyonluk bir miktar. 20-30 milyon için Bursa feda edilmesin”
Altepe, bu konuda önemli bir soruna da parmak basıyor. Kömürün yakılması gerçekten önemli. Kendisi Makine Mühendisi ve özellikle ısıtma sistemleri uzmanı olduğu için detaylı olarak anlatıyor:
“Bu insanlar kömürün tam yakılmasını da bilemiyorlar. Herkesin bacası tam çekmiyor. Yanma tam olmuyor yanma öyle kolay bir şey değil. Her şeyi iyi ayarlaman lazım. Benim işim o çünkü. Kazan imalatı ve yanmayla uğraştım. Kömürünü usulüne göre yakabilmek onu bacadan çıkmasında sadece kömürün iyi olması yetmiyor, yakmanın da iyi olması gerekir”
Sağlıklı insanlar için temiz havaya ihtiyaç olduğu vurgusunu yapan Altepe, “Temiz hava lazım. Hastalıkların çoğu havadan geçiyor. Fabrikaların bacalarından çıkan atıklar insanı hasta ediyor. İyi yanma gerçekleşmemesi sonucu çıkan duman ve gazlar direkt nefesle alıyorsun bunu. Sağlık açısından en büyük sıkıntı bu” sözleriyle konunun altını çiziyor.
Talep valiliğe iletilmiş, belediye kömür dağıtımı istemiyor. Peki o zaman devletten kömür desteği alan insanlar hava sıcaklığının sıfırın altında 5’lere düştüğü kentte nasıl ısınacak?
Altepe’nin sunduğu çözüm, daha önce hava kirliliğinin yoğun olarak yaşandığı başta Yunanistan olmak üzere birçok ülkede uygulanmış ve başarılı sonuçlar elde edilmiş bir proje.
Prof. Dr. Kayıhan Pala’nın da bu konuda 3 yıl önce çalışma yapmıştı. Dünyadaki genel kabul görmüş adı “Yakıt yoksulluğunun önlenmesi”
Altepe’nin önerisine göre, hazırlanacak proje ile belediye sayacı ve sobayı verecek, doğalgaz dağıtım şirketi de abonelik ve depozito konusunda fedakarlık yapacak. Valilik de kömür yerine belirlenen limitte doğalgaz kartı verecek.
Bu konuda ısrarlı olan ve Bursa’nın örnek olmasını isteyen Altepe, önümüzdeki kış kömür dağıtımını istemiyor. Bu proje tam olarak hayata geçmese odun dağıtılması teklifini bile yapıyor.
Hava kirliliğinin önlenmesi için böyle bir adım ve projenin Başkan Altepe’den gelmesi büyük önem taşıyor. Çünkü, Hava kirliliği Bursa’nın son yıllardaki en yaşamsal sorunu.
Prof. Dr. Kayıhan Pala’nın da Bursa’da bulunması bizim için şans, onun özellikle yakıt yoksulluğu çalışmaları dikkate alınarak, daha farklı projeler üretilebilir.
Bu arada, Altepe’nin projesi hayata geçirilirken, bazı kriterlerin de dikkate alınması gerekir. Çünkü kömür dağıtılan yoksulların yanı sıra asgari ücretle geçinmek zorunda kalan ve tesisat kurmaya gücü yetmeyen vatandaşların da dikkate alınmasında fayda var.
SANKİ CENNETTEN BAHÇE ALDILAR
Altepe’ye hava kirliliği konusunun yanı sıra kötü kokuyu sormadan geçmek olmazdı. Altepe’nin bu konuyla ilgili yanıtları da ilginçti.
Altepe’ye göre, kokuyla ilgili yanlış bir değerlendirme var. Koku, sanki yeni ortaya çıkmış gibi tartışılıyor. Altepe anlatıyor:
Eskiden de olan bir şeydi. Vatandaşlar, (Balat ve 23 Nisan mahallelerini kast ederek) bir milyon liraya daire alınca burunları, gözleri ve kulakları açıldı. Gitmeden daireyi almış, ‘Aaa bizim Mehmet bey orada oturuyor. Onun karşısındaki daireyi almış. Zannediyor ki oralarda en güzel koku var en güzel kokular var. Sanki ıhlamur vadisi var. Cennetten bir köşk. Sanayi var bunun kokusu var yanında çiftlik kokusu var. Onları görmemiş. Eskiden iyiydi diyenler yanılıyor. 15 sene önce Geçit’ten geçerken arabanın tüm camlarını kapatırdık. Hatta arabanın havalandırması ızgaralıydı, onları da kapalı pozisyona getirirdim. Tepeyi geçtikten sonra açıyordum.
SOFYA UZMAN İSTEDİ
Kokunun her geçen gün önlendiğini kaydeden Altepe, “Bunlar her geçen gün daha iyileşiyor. Dereler temiz akmaya başladı. Biz üzerimize aldık. Bu bizim görevimiz mi diye sormadık. Fabrika atıklarını dereye akıtanlar bakanlığın görevi onun görevi bunun görevi demedik. Biz gittik kolektörler çektik. Hepsi uymak zorunda artık. Uymazsa fabrikası kapanır. Son yatırımlar da yapılıyor. Arıtma tesislerinin ilaveleri yapılıyor. Her gün biraz daha çok temizleniyor. Kirletmeyi de kontrol altında tutuyoruz. Çok yönlü kontrol ediyoruz. Arıtma yatırımları da kolektör yatırımları da artık sonlarına geliyor. Arıtma tesisinin çamurunu da yakmak gerekiyor. Bu tesis de ocak ayında devreye giriyor. Türkiye’de örnek bir sistem kurduk. Geçen hafta bizim arkadaşlar Sofya’ya gittiler. Sofya’daki yanma sistemi iyi çalışmıyormuş. Gelin inceleyin diye bizden yardım istediler. Arkadaşlar oraya gittiler. Yandığı zaman da çevreye zarar vermemesi gerekir”
Hava kirliliği ve kokuyla ilgili değerlendirmeleri birinci ağızdan dinlemek önemli. Yarın Atatürk Stadyumu Projesi’ndeki gelişmeleri yazacağım.
Bursa’nın kurtarıcısı lodos olmadığı günlerde, kentin üzerine sarı bir tabakayla örtülü sanki. Bazı bölgelerde ise nefes almak adeta imkansız hale geliyor.
Hürriyet Bursa’da 14 Aralık’ta, “Bursa nefes alamıyor” başlıklı yazımda, konunun uzmanı Uludağ Üniversitesi Halk Sağlığı Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Kayıhan Pala’nın görüşleri ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın ölçüm sonuçlarını yazmıştım.
Prof. Dr. Pala, o gün önünde açık duran bilgisayardan sonra rakamları vermişti. Tablo hiç de iç açıcı değildi.
Botanik Park’taki istasyonunun 24 saatlik verilerine göre havadaki partikül oranı 188 mikrogram. Türkiye’nin yasal değeri 80 mikrogram ve bu iki kat aşılmış. Avrupa Birliği sınır değeri ise 50, bu değer de üç kat geçilmiş. Dünya Sağlık Örgütü’nün sınır değeri ise 20. Neredeyse 9 kat aşılmış. Kestel İstasyonu’nda ise bu değer 143. Burada da sanayi tesisleri ve kömür kullanan evler dolayısıyla kirlilik yüksek.
Ölçüm sonuçlarını değerlendiren Prof. Dr. Pala, bu rakamlar karşısında Bursa Valiliği, Büyükşehir Belediyesi ve Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü’nü acil göreve çağırmış ve bir an önce kirlilik kaynakları tespit edilerek önlem alınmasını istemişti.
Çağrıya ilk yanıt Sağlıklı Kentler Birliği Başkanı şapkası da bulunan Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe’den geldi.
DHA Bursa Bürosu’nu ziyaret eden Altepe, hava kirliliğinin önlenmesi için uygulamak istediği projeyi açıkladı. Altepe, Sağlıklı Kentler Birliği Başkanlığı görevi nedeniyle örnek olması açından çevreye daha fazla yatırım yaptıklarını ifade ederek, önümüzdeki yıl Bursa’da devletin kömür dağıtımını bitirmek istediklerini söyledi.
BURSA FEDA EDİLMESİN
Altepe, konuyu Bursa Valisi İzzettin Küçük’e de aktarmış. Bu konudaki görüşleri önemli olduğu için bu bölümleri aynen aktarmak istiyorum:
“Hava kirliliğinin önlenmesi için bizim hedefimiz kömürün dağıtılmasını da artık bitirmek. Önümüzdeki sezon için istiyoruz ki artık kömür dağıtılmasın. Doğalgaz fişi verelim ona teşvik edelim. Dağıtılan kömürün toplam değeri ne kadar, tam bilmiyorum ama olsa olsa 20-30 trilyonluk bir miktar. 20-30 milyon için Bursa feda edilmesin”
Altepe, bu konuda önemli bir soruna da parmak basıyor. Kömürün yakılması gerçekten önemli. Kendisi Makine Mühendisi ve özellikle ısıtma sistemleri uzmanı olduğu için detaylı olarak anlatıyor:
“Bu insanlar kömürün tam yakılmasını da bilemiyorlar. Herkesin bacası tam çekmiyor. Yanma tam olmuyor yanma öyle kolay bir şey değil. Her şeyi iyi ayarlaman lazım. Benim işim o çünkü. Kazan imalatı ve yanmayla uğraştım. Kömürünü usulüne göre yakabilmek onu bacadan çıkmasında sadece kömürün iyi olması yetmiyor, yakmanın da iyi olması gerekir”
Sağlıklı insanlar için temiz havaya ihtiyaç olduğu vurgusunu yapan Altepe, “Temiz hava lazım. Hastalıkların çoğu havadan geçiyor. Fabrikaların bacalarından çıkan atıklar insanı hasta ediyor. İyi yanma gerçekleşmemesi sonucu çıkan duman ve gazlar direkt nefesle alıyorsun bunu. Sağlık açısından en büyük sıkıntı bu” sözleriyle konunun altını çiziyor.
Talep valiliğe iletilmiş, belediye kömür dağıtımı istemiyor. Peki o zaman devletten kömür desteği alan insanlar hava sıcaklığının sıfırın altında 5’lere düştüğü kentte nasıl ısınacak?
Altepe’nin sunduğu çözüm, daha önce hava kirliliğinin yoğun olarak yaşandığı başta Yunanistan olmak üzere birçok ülkede uygulanmış ve başarılı sonuçlar elde edilmiş bir proje.
Prof. Dr. Kayıhan Pala’nın da bu konuda 3 yıl önce çalışma yapmıştı. Dünyadaki genel kabul görmüş adı “Yakıt yoksulluğunun önlenmesi”
Altepe’nin önerisine göre, hazırlanacak proje ile belediye sayacı ve sobayı verecek, doğalgaz dağıtım şirketi de abonelik ve depozito konusunda fedakarlık yapacak. Valilik de kömür yerine belirlenen limitte doğalgaz kartı verecek.
Bu konuda ısrarlı olan ve Bursa’nın örnek olmasını isteyen Altepe, önümüzdeki kış kömür dağıtımını istemiyor. Bu proje tam olarak hayata geçmese odun dağıtılması teklifini bile yapıyor.
Hava kirliliğinin önlenmesi için böyle bir adım ve projenin Başkan Altepe’den gelmesi büyük önem taşıyor. Çünkü, Hava kirliliği Bursa’nın son yıllardaki en yaşamsal sorunu.
Prof. Dr. Kayıhan Pala’nın da Bursa’da bulunması bizim için şans, onun özellikle yakıt yoksulluğu çalışmaları dikkate alınarak, daha farklı projeler üretilebilir.
Bu arada, Altepe’nin projesi hayata geçirilirken, bazı kriterlerin de dikkate alınması gerekir. Çünkü kömür dağıtılan yoksulların yanı sıra asgari ücretle geçinmek zorunda kalan ve tesisat kurmaya gücü yetmeyen vatandaşların da dikkate alınmasında fayda var.
SANKİ CENNETTEN BAHÇE ALDILAR
Altepe’ye hava kirliliği konusunun yanı sıra kötü kokuyu sormadan geçmek olmazdı. Altepe’nin bu konuyla ilgili yanıtları da ilginçti.
Altepe’ye göre, kokuyla ilgili yanlış bir değerlendirme var. Koku, sanki yeni ortaya çıkmış gibi tartışılıyor. Altepe anlatıyor:
Eskiden de olan bir şeydi. Vatandaşlar, (Balat ve 23 Nisan mahallelerini kast ederek) bir milyon liraya daire alınca burunları, gözleri ve kulakları açıldı. Gitmeden daireyi almış, ‘Aaa bizim Mehmet bey orada oturuyor. Onun karşısındaki daireyi almış. Zannediyor ki oralarda en güzel koku var en güzel kokular var. Sanki ıhlamur vadisi var. Cennetten bir köşk. Sanayi var bunun kokusu var yanında çiftlik kokusu var. Onları görmemiş. Eskiden iyiydi diyenler yanılıyor. 15 sene önce Geçit’ten geçerken arabanın tüm camlarını kapatırdık. Hatta arabanın havalandırması ızgaralıydı, onları da kapalı pozisyona getirirdim. Tepeyi geçtikten sonra açıyordum.
SOFYA UZMAN İSTEDİ
Kokunun her geçen gün önlendiğini kaydeden Altepe, “Bunlar her geçen gün daha iyileşiyor. Dereler temiz akmaya başladı. Biz üzerimize aldık. Bu bizim görevimiz mi diye sormadık. Fabrika atıklarını dereye akıtanlar bakanlığın görevi onun görevi bunun görevi demedik. Biz gittik kolektörler çektik. Hepsi uymak zorunda artık. Uymazsa fabrikası kapanır. Son yatırımlar da yapılıyor. Arıtma tesislerinin ilaveleri yapılıyor. Her gün biraz daha çok temizleniyor. Kirletmeyi de kontrol altında tutuyoruz. Çok yönlü kontrol ediyoruz. Arıtma yatırımları da kolektör yatırımları da artık sonlarına geliyor. Arıtma tesisinin çamurunu da yakmak gerekiyor. Bu tesis de ocak ayında devreye giriyor. Türkiye’de örnek bir sistem kurduk. Geçen hafta bizim arkadaşlar Sofya’ya gittiler. Sofya’daki yanma sistemi iyi çalışmıyormuş. Gelin inceleyin diye bizden yardım istediler. Arkadaşlar oraya gittiler. Yandığı zaman da çevreye zarar vermemesi gerekir”
Hava kirliliği ve kokuyla ilgili değerlendirmeleri birinci ağızdan dinlemek önemli. Yarın Atatürk Stadyumu Projesi’ndeki gelişmeleri yazacağım.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder