9 Şubat 2014 Pazar

BURASI MI DAVOS OLACAK?

Kalıplaşmış cümledir; Türkiye’nin en önemli kış turizm merkezi Uludağ’da bu yıl yine güzler gülmedi.
Nasıl gülsün ki;
DHA Muhabiri Hüseyin Tüccar’ın geçen Pazar günü çektiği fotoğrafının benzeri için 15 yıl önce aynı yerde deklanşöre basmıştım.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın “Davos gibi olsun” talimatının üzerinden de tam 6 yıl geçti.
Ancak hala Uludağ cephesinde yeni bir şey yok.
Yine karmaşa, yine düzensizlik ve bir kış turizm merkezinde ne olmaması gerekiyorsa onlar var.
Otopark yok, binlerce araç var. Kanalizasyon yok, binlerce yataklı oteller var. Teleferik yok, tek şeritli 50 kilometre yol var. Kayak pisti var, kar yok. Peki suni kar makinası yok mu? O da var ama bakımı yapılmadığı için depoda bekliyor.
Velhasıl, Türkiye’nin Davos’u olması istenen Uludağ da, tabiatın verdiği her türlü güzellik var ama onu kullanıp değerlendirecek akıl yok.


MİNİK YAVRU AYI GERÇEKTEN ŞANSLI

Bir yanda Türkiye’yi ağlatan fotoğraf, diğer yandan Zonguldak’ın Alaplı İlçesi’ne bağlı Aydınyayla Köyü’nde donmak üzereyken bulunan 3 günlük ayı yavrusu.
Biri ihmalin, diğeri de istenirse devletin şefkatli elinin nasıl olabileceğinin göstergesi.
Daha 3 yaşında olan Muharrem için teyit alınmadığı için bir sağlık ekibi gitmemiş, diğerine Bursa’dan Zonguldak’a iki kişilik özel veteriner ekibi gönderilmişti.
Sağlık ekibinin adeta pamuklara sararak getirdiği ve gazetecilerin “Şanslı” adını verdiği minik yavru gerçekten şanslıydı.
Bursa’ya gelir gelmez profesörler seferber oldu, tetkikleri yapıldı. Sonuçlar anında açıklandı. Akciğerlerde sorun varmış. Ama sağlığına kavuşuncaya kadar kontrol altına tutulacakmış.
Sakın yanlış anlaşılmasın Şanslı için yapılanların yanlış olduğunu söylemiyorum. Az bile yapıldı belki.
Peki Muharrem için ne yaptık?
Gözyaşı dökmekten başka...


SOYDAŞ ARTIK İNİSİYATİF KULLANMALI

Bursa’da Bulgaristan Konsolosluğu açıldığında herkes sevinmişti. Çünkü bu ülkeden gelen yüzbinlerce soydaşın en küçük bir işlem için Ankara veya İstanbul’a koşuşturması bitecek sanılmıştı.
Ancak beklendiği gibi olmadı.
Sadece 3 personel yüzbinlerce insana hizmet tabi ki sonuç vermedi.
Üstene üstlük bir de konsolosun kişiler sorunları eklenince ortaya bu tablo çıktı.
Konsolosluk işlem için bile 3 ayda bir sıra veriyor. Sıra alan kişi de şanslıysa mayıs da yani 3 ay sonrasında işlem yapabiliyor.
Bulgaristan’dan gelen soydaşların kurduğu sivil toplum kuruluşu  Balkan Göçmenleri Kültür ve Dayanışma Derneği (Bal-Göç) sorunu Sofya’ya iletmiş.
Fakat burada görev biraz da sıfırın altında 3 dereceye düşen hava sıcaklığında 24 saate yakın beklemek zorunda kalan soydaşa da düşüyor.
Artık üzerlerindeki çekingenliği ve korkuyu bir yana bırakıp bireysel başvuru haklarını kullanarak Bulgaristan Dışişleri Bakanlığı’na dilekçe vermeleri gerekiyor.
Yoksa bu çile devam eder.





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yatırımcı çıkmayınca Büyükşehir yapacak

  27 Ekim 2021 Çarşamba, 07:56     Bursa'da yerel gündem son aylarda oldukça hareketlendi. Emek-Şehir hastanesi metro hattından T2'y...