26 Haziran 2021 Cumartesi

Çip takmadık ama dijital medya bağımlısı olduk [24 Ocak 2021]

Koronavirüs pandemisi başladığından beri iki tartışma öne çıkıyor. Birincisi virüsün laboratuarda üretilerek insanlığın başına bela edildiği, ikincisi de bununla bağlantılı aslında; aşıyla birlikte insanlara çip takılacağı iddiası.

Bilim insanları her platformda Covid-19'un yapay olmadığını savunsa da hala beynimizin bir yerinde bu şüphe devam ediyor. Çip iddialarının dayandırıldığı Bill Gates, aşı olsa da aynı şekilde özellikle Biontech'in ürettiği Mrna sentezli aşı konusunda hala tartışmalar var.

Bütün bu tartışmalar bir yana, yine pandemiyle birlikte dünyada hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağı öngörüsü vardı.

Türkiye için söylüyorum; aradan geçen bir yıla yakın sürede geriye dönüp baktığımızda değişimleri görüyoruz.

Maske ve hijyen konusunda hiç olmadığımız kadar özenli hale geldik. Alışveriş alışkanlıklarımız değişti. Firmalar da ayak uydurmaya başladılar.

Ve en önemlisi çip takmadık ama dijital medya bağımlısı haline geldik.

Bu sonucu nereden çıkardım derseniz; anlatayım:

Pandemi döneminde sadece Türkiye'de 10 milyondan fazla yeni sosyal medya hesabı açıldı. Türk kullanıcı sayısını Instagram 6 milyon, Snapchat 2 milyon, Twitter 1,6 milyon, Linkedin de 1,1 milyon artırdı. Bu artışlar bizi Avrupa ülkeleri arasında ilk sıralara taşıdı.

Bilgileri Londra merkezli sosyal medya kuruluşu We Are Social'den açıklamasından aldım. Kuruluşun Ocak-Eylül 2020 dönemi araştırmasına göre, Türkiye'de en fazla kullanıcısı olan sosyal medya mecrası Instagram, 6 milyon artışla 44 milyona çıktı. Türkiye, ABD'nin lider olduğu Instagram dünya sıralamasında altıncı, Avrupa'da da Rusya'nın ardından ikinci sırada yer alıyor.

Instagram'ın ardından Türkler en fazla ilgiyi Facebook'a gösteriyor. Son dönemde gençler tarafından çok fazla tercih edilmediğinden birçok ülkede üye kaybı yaşayan Facebook, Türkiye'de üye sayısını korudu. Türkiye, 2020'nin ilk 9 ayında değişmeyen 37 milyon Facebook kullanıcısı ile dünya sıralamasında 13'üncü, Avrupa'da ise İngiltere'nin ardından ikinci sırada bulunuyor. Facebook dünya sıralamasında lider Hindistan.

2020'nin ilk üççeyreğinde Twitter kullanıcısı Türklerin sayısı da 1 milyon 650 bin artarak 13 milyon 450 bine çıktı. ABD'nin lider olduğu dünya sıralamasında Türkiye 6'ncı sırada yer alıyor. Avrupa sıralamasında ise İngiltere'nin ardından ikinci sırayı Türkiye alıyor.

Snapchat, pandemi döneminde 2 milyon yeni kullanıcı kazanarak Türkiye'de Linkedin'i geçti. Türkiye, 9,7 milyona ulaşan üyesiyle dünya Snapchat sıralamasında onuncu sırada yer aldı. Dünya listesinde lider ABD. Avrupa'da ise Türkiye'nin önünde Fransa, İngiltere ve Almanya bulunuyor.

Araştırmaya göre, 2020'nin ilk 9 aylık sürecinde dünyadaki toplam sosyal medya kullanıcısı sayısı 453 milyon artarak 4,14 milyara ulaştı. Bu dönemde sosyal medya kullanıcı sayısı ilk kez dünya nüfusunun yarısını geçerek yüzde 53'e çıktı. Youtube ve Whatsapp'ın kullanıcı sayısı 2'şer milyar, Messenger'ın 1,3 milyar, Tiktok kullanıcısı da 689 milyon oldu.

SOSYAL MEDYA E-TİCARETİ TETİKLİYOR

Sosyal medya kullanıcı sayısının artması e-ticareti de tetikliyor. E-ticaret yapan firmaların hedef kitleye ulaşma yolu sosyal medya paylaşımlarına reklam girmeleriyle gerçekleştiriliyor. İlgi alanlarınız kolaylıkla belirlenerek, ürünlerde hedef kitleye girdiğiniz anda reklam bombardımanı artıyor. Ayrıca, gençler arasında oldukça yaygın olan ve influencer olarak adlandırılan etkin pazarlama yöntemi de geliyor.

Bilmeyenler için açıklayayım: sosyal etkiye sahip olan internet ünlülerinin onaylarını veya ürün yerleşimlerini içeren pazarlama türü olan bu yöntem ülkemizde son aylarda oldukça yaygın hale geldi.

Dünyada zaten pazarlama bu yöntem üzerine kurulu. Örneğin Joe Biden'in yemin törenine katılan başkan adaylarından Sanders'ın eldivenleri ve kabanı bir anda satış rekorları kırdı.

Araştırmaya dönersek e-ticarette dünya ortalaması yüzde 74, Türkiye'de ise 2019 yılı sonunda yüzde 60 olan bu oran yüzde 71'e yükseldi.

'SÖZ UÇAR YAZI KALIR'; BRAVO SELAHATTİN...

Bizim mahalleden sevindirici bir haber vereyim sizlere...

Meslekte 30 yılını dolduran ve bunun 25 kusur yılını da köşe yazarı olarak geçiren Selahattin Adıgüzelleri Bursa basınını takip edenler bilir.

Kent ve dünya gündemini mizahi pencereden yorumlayan arkadaşım-dostum Selahattin'in hayata dair yazıları ise kimi zaman gözyaşları dökmenize neden olur.

Selahattin'in diğer bir özelliği ise gazete arşivleri arasında sararıp solmasına gönlünün razı olmadığı ve güncelliğini yitirmeyen yazılarını belirli aralıklarla kitaba dönüştürmesi.

Daha önce, 'Bursa'nın Ufak Tefek Aşkları' ve 'Yazmışım Anısını Ben Bu Medyanın' adlı kitapları yayınlayan Selahattin, geçtiğimiz günlerde üçüncü kitabı olan 'Ne yazayım abime'yi 'Aşım geldi' müjdesiyle duyurdu.

Önsözünü okuduğum kitaptan keyif alacağımdan eminim. Burada yazdıkları da altı çizilmesi gereken türden:

'Dijital çağın en güzel yanı habere bilgiye bir tıkla anında ulaşıyorsunuz fakat aynı hızla tüketiyorsunuz. Balıktan öne bayatlıyor artık yazılanlar ve elinde akıllı cep telefonu olan herkes gönüllü gazeteci yazar yorumcu. Söz uçar yazı kalır sözünün anlamı ve önemi o yüzden günümüzde daha çok önem kazanıyor'

Darısı benim gibi bu konuda üşengeç olan meslektaşım Adnan Baştopçu'nun başına... Tabi benim de...

Bu arada şu hatırlatmayı yapmakta da fayda var. Mesela dünyada edebiyatçı bile kabul edilmeyen olan Dan Bronwn henüz kibanı yazmadan yayınevi, istikbalde yazacağıkitap için yazara 5 milyon dolarlık çek gönderiyor.

Biz de ise kitap yazdıktan sora basılması için yayın evlerini kapı kapı dolaşıyoruz. Tipik örnek Nobel de almış Orhan Pamuk...

Pamuk, Yunus Nadi ödülü almış ilk romanı basacak yayınevini gazete ilanı ile aramıştı. Ben ve Adnan kitap yazsak cebimizden 3-5 bin lirayı yayınevine vereceğiz. Bastıkları kitapları da eşe dosta dağıtmaktan başka çaremiz olmayacak.

Türkiye, kitap yazarak geçinilecek bir ülke değil... 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yatırımcı çıkmayınca Büyükşehir yapacak

  27 Ekim 2021 Çarşamba, 07:56     Bursa'da yerel gündem son aylarda oldukça hareketlendi. Emek-Şehir hastanesi metro hattından T2'y...