Bursa’nın binlerce anısına tanıklık etmiş Atatürk
Stadyumu’nda yıkım çalışmaları tamamlanıyor. Hazırlanan yeni projenin
fotoğrafları gazetelerde boy boy yer almaya başlarken, önemli bir gelişme
yaşandı. Aslında Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, geçen ay DHA Bursa
bürosunu ziyaret ettiğinde bunun sinyallerini vermişti. Altepe, hakkında koruma
kararı bulunan tarihi tribünün kolonlarının zayıf olduğunu söylemişti.
Nitekim yapılan incelemeler sonucu projede Festival Müzesi olacağı açıklanan
tarihi tribünün depreme dayanıksız olduğu ortaya çıktı.
Türkiye’nin ilk Bulaşık ve çamaşır fabrikası olan Tolon’un binasında uygulanacak olan prosedür burası içinde uygulamaya konuldu. Çünkü çıkan rapora göre güçlendirme yenisinin maliyetini aşacağı için yıkım ve yeniden inşası için Bursa Kültür ve Tabiat Varlıkları’nı Koruma Kurulu’na müracaat edildi. Kuruldan da onay çıktı. Önümüzdeki yıkımına başlanacak tarihi bina tribünündeki koltuklar da sökülmeye başlandı.
Binanın depreme dayanıksız olduğunu öğrenince aklıma birden takılıverdi.
16 Mayıs 2010’da bu stat Anadolu’nun ikinci futbol devrimine tanıklık yaparken ordaydım. Stadyum hıncahınç dolu, iğne atsan yere düşmeyecek durumdaydı. Hele Beşiktaş maçı bitip Kadıköy’den haber beklenirken dakikalar geçmek bilmiyordu. Şampiyonluk müjdesi gelince adeta yer yerinden oynadı. İnsanlar yerlerinde durmuyor. Aynı anda binlerce kişi zıplıyordu. Daha sonra da taraftarlar sahaya sel gibi akmıştı.
Anladınız değil mi? Ya o muhteşem gecede, bugün dayanıksız olduğu ortaya çıkan tribün yıkılsaydı hesabını kim verecekti.
Hadi bunu geçtim. Sonra şampiyonlar Ligi için stat defalarca incelendi ve UEFA’nın istediği eksikliklerin tamamlanması için milyonlar harcandı. Orada da mı fark edilmedi.
Ucuz atlatmışız…
Türkiye’nin ilk Bulaşık ve çamaşır fabrikası olan Tolon’un binasında uygulanacak olan prosedür burası içinde uygulamaya konuldu. Çünkü çıkan rapora göre güçlendirme yenisinin maliyetini aşacağı için yıkım ve yeniden inşası için Bursa Kültür ve Tabiat Varlıkları’nı Koruma Kurulu’na müracaat edildi. Kuruldan da onay çıktı. Önümüzdeki yıkımına başlanacak tarihi bina tribünündeki koltuklar da sökülmeye başlandı.
Binanın depreme dayanıksız olduğunu öğrenince aklıma birden takılıverdi.
16 Mayıs 2010’da bu stat Anadolu’nun ikinci futbol devrimine tanıklık yaparken ordaydım. Stadyum hıncahınç dolu, iğne atsan yere düşmeyecek durumdaydı. Hele Beşiktaş maçı bitip Kadıköy’den haber beklenirken dakikalar geçmek bilmiyordu. Şampiyonluk müjdesi gelince adeta yer yerinden oynadı. İnsanlar yerlerinde durmuyor. Aynı anda binlerce kişi zıplıyordu. Daha sonra da taraftarlar sahaya sel gibi akmıştı.
Anladınız değil mi? Ya o muhteşem gecede, bugün dayanıksız olduğu ortaya çıkan tribün yıkılsaydı hesabını kim verecekti.
Hadi bunu geçtim. Sonra şampiyonlar Ligi için stat defalarca incelendi ve UEFA’nın istediği eksikliklerin tamamlanması için milyonlar harcandı. Orada da mı fark edilmedi.
Ucuz atlatmışız…
KEŞKE BU BİNA DA YIKILSA
Yine Atatürk Stadyumu ile ilgili başka bir konuya dikkat
çekmek istiyorum. 17 Nisan 2015’te Gözlem Kulesi’ndeki yazıma “Keşke bu binada
yıkılsa” başlığını atmıştım.
O dönemde yine Atatürk Stadyumu’nun geleceği tartışılıyordu. Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar’ın basın toplantısında konuyu gündeme getirerek sormuştum. Stadyumun yıkımına karşı değildi. Ancak bir önerisi vardı. Dündar, “Keşke, stadyum yıkıldıktan sonra hazırlanan projenin içine 20 yıldan beri Bursa’nın sorunu olan Tower Plaza da eklenseydi. Artık bu binaya da çözüm bulmak gerekiyor. Sahibi ile görüşülüp, çözüme kavuşturulmalı. Bu binanın yıkılmasıyla Çırpan Mahallesi’nin de kentsel dönüşümüne katkı sağlanmış olur” diyordu.
O yazıda, “stadyumun tamamen yıkılması projesine karşı olsam da Tower Plaza konusundaki görüşüne katılıyorum” satırlarını yazmıştım.
Şimdi Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin Atatürk Stadyumu Meydanı ilgili paylaşılan fotoğraflara dikkatli bakarsanız, proje tamamlandığında Tower Plaza’nın çirkinliğinin nasıl ortaya çıkacağını göreceksiniz. Bina gerçekten 20 yıldan beri Bursa’nın kanayan yaralarından biri. 1990 yıllarda daha proje aşamasındayken tartışmalar başlamıştı. Stadyum karşısındaki 38 bin metrekarelik alana kurulan 20 katlı bina, uzun yıllardır, belediyenin verdiği ruhsatlara karşı akademik odaların açtığı davalar nedeniyle mühürlendi ve atıl vaziyette bekliyor.
Hazır, bölgeye neşter atılmışken, Tower Plaza kangrenine de çözüm bulunması acil hale gelmedi mi?
O dönemde yine Atatürk Stadyumu’nun geleceği tartışılıyordu. Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar’ın basın toplantısında konuyu gündeme getirerek sormuştum. Stadyumun yıkımına karşı değildi. Ancak bir önerisi vardı. Dündar, “Keşke, stadyum yıkıldıktan sonra hazırlanan projenin içine 20 yıldan beri Bursa’nın sorunu olan Tower Plaza da eklenseydi. Artık bu binaya da çözüm bulmak gerekiyor. Sahibi ile görüşülüp, çözüme kavuşturulmalı. Bu binanın yıkılmasıyla Çırpan Mahallesi’nin de kentsel dönüşümüne katkı sağlanmış olur” diyordu.
O yazıda, “stadyumun tamamen yıkılması projesine karşı olsam da Tower Plaza konusundaki görüşüne katılıyorum” satırlarını yazmıştım.
Şimdi Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin Atatürk Stadyumu Meydanı ilgili paylaşılan fotoğraflara dikkatli bakarsanız, proje tamamlandığında Tower Plaza’nın çirkinliğinin nasıl ortaya çıkacağını göreceksiniz. Bina gerçekten 20 yıldan beri Bursa’nın kanayan yaralarından biri. 1990 yıllarda daha proje aşamasındayken tartışmalar başlamıştı. Stadyum karşısındaki 38 bin metrekarelik alana kurulan 20 katlı bina, uzun yıllardır, belediyenin verdiği ruhsatlara karşı akademik odaların açtığı davalar nedeniyle mühürlendi ve atıl vaziyette bekliyor.
Hazır, bölgeye neşter atılmışken, Tower Plaza kangrenine de çözüm bulunması acil hale gelmedi mi?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder