Bursa’daki yeni fayları önce, Bülent Ecevit Üniversitesi
Mühendislik Fakültesi Jeodezi ve Fotogrametri Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi
Prof. Dr. Hakan Kutoğlu’nun ekibiyle birlikte yürüttüğü ve “radar interferogram” yöntemini kullandığı
çalışmasında buldu.
Birbirine paralel iki fay sistemi, Maden Tetkik Arama Enstitüsü ekipleri tarafından arazide yapılan çalışmalar sonucu tespit edilerek Bursa’nın yeni fay haritalarına işlenerek yayınlandı.
İsteyen MTA sitesine girip görebilir.
Prof. Dr. Kutoğlu, yaptığı çalışma sonucu bu fayda hareket ve deformasyon başladığını da tespit ederek, fayın ortasındaki iki noktada büyük bir hareketlilik saptamış ve üstelik bu fayda 3 yılda 27 santimetrelik çökme oluşmuş.
Birbirine paralel iki fay sistemi, Maden Tetkik Arama Enstitüsü ekipleri tarafından arazide yapılan çalışmalar sonucu tespit edilerek Bursa’nın yeni fay haritalarına işlenerek yayınlandı.
İsteyen MTA sitesine girip görebilir.
Prof. Dr. Kutoğlu, yaptığı çalışma sonucu bu fayda hareket ve deformasyon başladığını da tespit ederek, fayın ortasındaki iki noktada büyük bir hareketlilik saptamış ve üstelik bu fayda 3 yılda 27 santimetrelik çökme oluşmuş.
23 kilometre uzunluğundaki Bu fay Prof. Dr. Kutoğlu’na göre,
6.6 veya 6.7 büyüklüğünde bir deprem üretebilir. Bunun ne zaman olacağı
konusunda elde henüz bir veri yok.
Ancak en son depremin 1855 yılında olduğunu düşünülürse pek de uzak bir
zaman değil.
Şimdi gelelim asıl meseleye bilim adamları buldu, MTA tescillediği faylar kent planlarına işlendi mi?
Bu sorunun yanıtını Deprem Haftası dolayısıyla düzenlenen basın toplantısında Jeoloji Mühendisleri Odası Başkanı Engin Er veriyor.
Bursa’yı 2040 yılına taşıyan 1/100 bin’lik planlama anayasasının deprem gerçeğini içermiyor.
Bu fay hatlarının ve depremin yok sayılması anlamına geliyor.
Engin Er, yeni yeni deprem olgusunun planlara yansıtılmaya çalışıldığını anlatıyor ve ardından ekliyor: “Aldığımız duyumlara göre uygulama anlamında ‘dağ fare doğuracak’ “
Sonra daha çarpıcı bir bilgiyi kamuoyuyla paylaşıyor.
Büyükşehir Beldiyesi'nin yaptığı zemin değerlendirme haritasını incelemeleri sonucu bu gerçek ortaya çıkmış.
Bursa'nın merkezinden geçen fay hatları bu haritada yer alıyor. 1/25 bin’lik planda Çekirge'den fay hattı geçiyor ancak 1/1000 ölçekli planlarda bu görünmüyor. Bilinen bu fay hattı alt ölçekli planlara işlenmemiş.
Engin Er, Bursa’da artık ciddi bir çalışma yapılması gerektiğine vurgu yaparak uyarmayı da ihmal etmiyor: Fay hatları Kaf Dağı’nın arkasındaki kuş gibi görünmemelidir. Fay hatlarını bilemezseniz o ilde doğal afetlere karşı bilimsel önlemler alamazsınız.
Engin Er, sözü kentsel dönüşüm çalışmalarına getirmeyi de ihmal etmiyor.
Er’e göre, zeminlerin özellikleri bilinmeden yapılacak kentsel dönüşüm çalışmaları yeniden kentsel dönüşüme ihtiyaç duyulacak alanlar yaratabilir.
Dahası var...
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın zemin çalışmalarının belediyeler tarafından onaylanmasını öngören bir genelgeyi 25 Nisan 2012’de yayınladı. Bunun gereklerinin artık yerine getirilmesi gerekiyor.
Er, olacak depremde sadece kanun önünde değil, tarih ve insanlık önünde de sorumlu olacaklarını hatırlatmadan yapamıyor.
Kısacası fay hatları kaf dağının ardında değil, Bursa’nın hemen altında ve üstelik artık santim santim nereden geçtiğini de biliyoruz.
Aralarında Japon uzmanların da bulunduğu bilim adamları depremin kapıda olduğunu da her açıklamalarında duyuruyor.
Artık kafayı siyaset kumundun çıkarıp, Bursa’ya bakma vakti gelmedi mi?
Şimdi gelelim asıl meseleye bilim adamları buldu, MTA tescillediği faylar kent planlarına işlendi mi?
Bu sorunun yanıtını Deprem Haftası dolayısıyla düzenlenen basın toplantısında Jeoloji Mühendisleri Odası Başkanı Engin Er veriyor.
Bursa’yı 2040 yılına taşıyan 1/100 bin’lik planlama anayasasının deprem gerçeğini içermiyor.
Bu fay hatlarının ve depremin yok sayılması anlamına geliyor.
Engin Er, yeni yeni deprem olgusunun planlara yansıtılmaya çalışıldığını anlatıyor ve ardından ekliyor: “Aldığımız duyumlara göre uygulama anlamında ‘dağ fare doğuracak’ “
Sonra daha çarpıcı bir bilgiyi kamuoyuyla paylaşıyor.
Büyükşehir Beldiyesi'nin yaptığı zemin değerlendirme haritasını incelemeleri sonucu bu gerçek ortaya çıkmış.
Bursa'nın merkezinden geçen fay hatları bu haritada yer alıyor. 1/25 bin’lik planda Çekirge'den fay hattı geçiyor ancak 1/1000 ölçekli planlarda bu görünmüyor. Bilinen bu fay hattı alt ölçekli planlara işlenmemiş.
Engin Er, Bursa’da artık ciddi bir çalışma yapılması gerektiğine vurgu yaparak uyarmayı da ihmal etmiyor: Fay hatları Kaf Dağı’nın arkasındaki kuş gibi görünmemelidir. Fay hatlarını bilemezseniz o ilde doğal afetlere karşı bilimsel önlemler alamazsınız.
Engin Er, sözü kentsel dönüşüm çalışmalarına getirmeyi de ihmal etmiyor.
Er’e göre, zeminlerin özellikleri bilinmeden yapılacak kentsel dönüşüm çalışmaları yeniden kentsel dönüşüme ihtiyaç duyulacak alanlar yaratabilir.
Dahası var...
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın zemin çalışmalarının belediyeler tarafından onaylanmasını öngören bir genelgeyi 25 Nisan 2012’de yayınladı. Bunun gereklerinin artık yerine getirilmesi gerekiyor.
Er, olacak depremde sadece kanun önünde değil, tarih ve insanlık önünde de sorumlu olacaklarını hatırlatmadan yapamıyor.
Kısacası fay hatları kaf dağının ardında değil, Bursa’nın hemen altında ve üstelik artık santim santim nereden geçtiğini de biliyoruz.
Aralarında Japon uzmanların da bulunduğu bilim adamları depremin kapıda olduğunu da her açıklamalarında duyuruyor.
Artık kafayı siyaset kumundun çıkarıp, Bursa’ya bakma vakti gelmedi mi?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder