4 Ocak 2013 Cuma

Bursa’nın şifresi





Her yılbaşı öncesi ve ertesinde geçen bir yılın değerlendirmesi yapılır. Aslında bu hayatın mizanını çıkarmanın yanı sıra yeni başlanacak yıl için ders almak anlamını taşır.
Bu çerçevede  2012 yılı değerlendirmesi yapılacak olursak, belki Bursa’nın şifresini çözmeye yardımcı oluruz.
Bursa geçen yıl önemli yatırımlarına ilk adımlarını attı. Bunlardan en önemlisi yılın son günlerde temeli atılan hızlı tren ve kenti içi ulaşımda kullanılacak olan T1 tramvay hattıydı. Tabii tüm Türkiye’yi ilgilendiren İstanbul-Bursa-İzmir Otoyol projesinin başlaması da Bursa için büyük önem taşıyordu.
Tarımdan sanayi üretimine dönüşümü yapan Bursa’nın yeni rotası turizm ve hizmet sektörü olunca ulaşım da öncelikli hale geliyor.
Otoyol, hızlı tren projeleri tamam da Bursa’nın kendi dinamiği ve Arap sermayesinin desteği ile kurulacağı açıklanan Bursa Hava Yolları’ndan hala ses seda yok.
Ulaşımın hava bağlantısının olmaması uygulanacak olan başta termal turizm ve Uludağ olmak üzere tüm projelerin aksamasına yol açar.
Hedef kitle olarak seçilen insanların büyük bir bölümü Orta Doğu, Kuzey Afrika, Balkan ve Avrupa ülkelerinden gelecek. Bunların karayolu ve demiryolunu kullanması mümkün değil.
Ancak, hızlı başlayan girişim Bursalı işadamlarına sunulduktan sonra birden ses seda kesildi.
Ulaşımın yanı sıra Bursaspor’un ikinci Anadolu devrimini gerçekleştirip şampiyon olmasıyla gündeme gelen ve yapımına başlanan Timsah Arena’da da önemli ilerlemeler kaydedildi.
Ancak, hala sağlık kompleksi için yer bulup, bir türlü temel atılamadı. Yeni hastane ve sağlık tesisi yapımının gecikmesi Bursa’nın bu alanda sıkıntı çekmesine neden oluyor. Acil hasta yatağı hala Türkiye ortalamasının altında.
İlçelere hastaneler daha kolay yapılırken Bursa kent merkezine bir çivi çakılmıyor.
İkinci sorun Uludağ, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın “Uludağ’ı Davos yapacağız” sözünün üzerinden dört yıl geçmesine rağmen, kurumlar arası yetki tartışmaları nedeniyle Beyaz Cennet’te birkaç otelin kaçak eklentisi ve kamu binalarının yıkımı dışında hiçbir şey gerçekleşmedi.
Yılbaşı tatilinde gördük yine insanlar  ve araçlar tıkış tıkış. Trafik kilitlenmiş, teleferiğin devre dışı kalmasıyla Uludağ’a ulaşımın sağladığı yol dar ve yağan karla geçit vermiyor. Öyle ki Valilik büyük araçlara hafta sonları çıkış yasağı getiriyor.
Uludağ’ın sorunlarını yazmaya kalksak başlı başına bir yazı olur. Ama vurgulamak istediğim sorunun bu bakış açısı ve yetkinin hala çeşitli kurumlarda olmasıyla çözümlenemeyeceği.
Şimdi gelelim Bursa’nın şifresine...
Öyle Dan Brown’ın yazdığı Da Vinci’nin şifresi gibi dallı budaklı, esrarengiz sırlarla dolu değil.
Çok basit ve anlaşılır.
Bursa merkezi hükümetten isteğini, daha doğrusu hak ettiğini alamıyor.
Yaptıkları da hep kendi birikiminin sonucu.
Kısaca sayayım; Eğitim Vadisi’nin Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi’ni Bursa kendi kaynaklarıyla yaptı. Yüzlerce okul ve yurt binaları var bunların içinde. Bursaray Hafif Raylı sistemini devletten bir kuruş almadan kurdu. Şimdi Timsah Arena ve Heykel- Kent Meydanı T1 hattını da yine kendi kuruyor. Üstelik İpekböceği adlı ilk yerli tramvayı üreterek.
Tüm kentlere, hatta Galatasaray’a yapılan stadyumlarının bütçesinin tamamı Ankara’dan sağlanırken, Bursa Timsah Arena’nın büyük bölümünü yine kendi imkanlarıyla gerçekleştiriyor.
İstanbul, İzmir, Ankara’da metroyu Ulaştırma Bakanlığı yaparken Bursa’ya gelince para yok.
Şifre bu işte, Bursa hem verdiği vergi, hem ülke ekonomisine katkısına rağmen istediğini alamıyor.


 

2 yorum:

  1. Han hamam yenileniyor, belki Sultanlardan kalan altınlar vardır... bulunursa yapılır vatandaş için birşeyler... Zaten tek şerit olan yollara tramvay a hiç gerek yoktu...

    YanıtlaSil

Yatırımcı çıkmayınca Büyükşehir yapacak

  27 Ekim 2021 Çarşamba, 07:56     Bursa'da yerel gündem son aylarda oldukça hareketlendi. Emek-Şehir hastanesi metro hattından T2'y...