Büyük acılar yaşadığımız Marmara Depremi’nin yıl dönümüne
sayılı günler kaldı.
Acılar yine ilk günkü tazeliğinde diye başlıklar atıp,
geçeceğiz.
Yıkılan binaların yerine yenisini yapmaktan başka ne yaptık?
Hiçbir şey.
Üstelik deprem için önlem alacağımıza Belediye Meclisi
kararlarıyla fay hatlarının yerini değiştirecek kadar pervasız hale geldik.
Önce zemin artı bir, iki derken, yüzlerce Yalovalı’ya mezar
olan Hacımehmet Ovası’na bile TOKİ öncülüğünde fay hattı üzerine koca koca
binaları yeniden diktik.
Bursa da büyük deprem tehlikesi altında bulunan kentlerden
biri hem Marmara’da meydana gelecek büyük depremden etkilenecek, hem de kendi
faylarıyla 7 büyüklüğünde depremi er veya geç yaşayacak.
Bu gerçekler ortadayken, Bursa’dan ne beklersiniz?
Fay hattından uzakta depremden deprem güvenlik binalar inşaa
etmek.
Maalesef bunun tersini yapıyoruz.
Bursa’nın en önemli fay hattı üzerine Bursa Teknik
Üniversitesi’nin kampusunü kurmaya kalkıyoruz.
Bunu ben söylemiyorum.
Bursa üzerine çok ciddi deprem araştırmaları yapan Zonguldak
Bülent Ecevit Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Jeodezi ve Fotogrametri
Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hakan Kutoğlu söylüyor.
Prof. Dr. Kutoğlu’nun başında bulunduğu Bülent Ecevit
Üniversitesi Afet Merkezi ekibi ‘radar interferogram” yöntemiyle Bursa’da
tespit ettiği birbirine paralel iki fay sistemini Maden Tetkik Arama Enstitüsü ekipleri de arazide yapılan
çalışmalar sonucu bulmuş ve resmi fay hatlarına işlemişti.
Şimdi söyleyen böylesine yeterlikte bir uzman ve elinde
belge varsa dinlemek gerekir.
Göz göre göre fay hattı üzerine gelecekte Bursa’nın
gözbebeği olacak Bursa Teknik Üniversitesi’ni (BTÜ) kurmaya çalışıyoruz.
Geçen yıl üniversite almaya başlayan BTÜ, hala göçebe gibi
kentin değişik bölgelerinde sağlanan binalarda eğitim vermeye çalışıyor.
Sanki rektör atanınca sorun bitiyor.
Rektör Prof. Dr. Ali Sürmen, belediyenin tahsis ettiği
binada oturmak zorunda kalıyor.
Yer buluyor. Mudanya yolundaki Doğanköy’de 2B arazisinde.
Beğenmiyorlar.
Hoca sakıncalarını da söylüyor. Burası ulaşım açısından ve
diğer yönleriyle en uygun bölgelerden biri ama sakıncası da var. Bir süre sonra
kent içinde kalacak.
Herşeyi bizden iyi bilenler yine başrolde.
”Kestel Çataltepe’ye yapalım”
”Neden” diye sorduğunuz da. Gerekçeleri de hazır. Kentin
doğunun da cazibe kazanması lazım.
Bazıları siyasi kazanımlar elde edecek diye bir üniversite fay hattı üzerine
kurulur mu?
Kurulur.
Üstelik, kamulaştırma ile ilgili sorunu çözmeden. Prof. Dr.
Sürmen, bununla ilgili sıkıntılarını geçen hafta Bursa Valisi Şahabettin Harput
başkanlığında yapılan İl Koordinasyon Kurulu’nda anlattı.
Kestel Belediyesi bu işi yapamıyor.
Top Ankara’da onlarda bir türlü yanıt göndermiyor.
Hem seçilen bin 150 dönüm arazi fay hattı üzerinde hem de
kamulaştırma sorunu çözülemiyor.
Bursa Ak Parti Milletvekili Bedrettin Yıldırım ise sanki
ortada hiçbir sorun yokmuş gibi açıklama yapıyor. “BTÜ Kampusu imzaya kaldı”
diye.
Kampus dosyası Başbakan Erdoğan’ın masasındaymış.
O imzalarsa tamammış.
Böylesi çok daha isabetli olmuş. Hiç olmazsa Sayın Başbakan
görür de buna izin vermez. Yoksa Bursa’ya kalsa fay hattı üzerine dikeriz
kampusu.
Bu konuda Bursa’daki akademik odalara ve sivil toplum
kuruluşlarına da görev düşüyor.
Hiç olmazsa bu kez sesimizi duyurarak, fay hattı üzerine
üniversite inşaa etmeyelim.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder