31 Ekim 2021 Pazar

Coğrafya büyük, gönüller ondan daha büyük

 14 Ekim 2021 Perşembe, 08:02

 

Osmangazi Belediyesi'nin Diyarbakır, Mardin, Siirt, Bitlis, Van, Muş ve Bingöl'ü kapsayan ve 5 AK Parti Bursa milletvekillinin de katıldığı 'Biz Anadoluyuz Dostluk ve Kardeşlik Gezisi" önemli buluşmalara sahne oldu.

Diyarbakır Anneleri ve Kobani olaylarındaki şehit yakınları ile buluşmada duygulanırken, Muş'ta kusursuz kulak Bager'in konserinden keyif aldık. Korkut ve Solhan'la kardeşlik protokolleri imzalanırken gösterilen ilgi görülmeye değerdi.

Bu kadar büyük tesadüf olamaz... 1993 yılının ekim ayında, terör yüzünden daha doğrusu terör örgütünün tehdidi yüzünden 12 gazeteci ile birlikte Diyarbakır'dan ayrılmıştık.

Arkadaşlarımızın bir bölümü İstanbul ve Ankara'yı tercih ederken, ben orta öğrenimimi gördüğüm Gemlik dolayısıyla tercihimi Bursa'dan yana kullanmıştım. O bölgede 12 yıl boyunca Anadolu Ajansı'nda göreve yaparken hem karayolundan hem de helikopterle en doğuda Hakkari'den en batıda Gaziantep'e kadar gitmediğim il ve ilçe kalmamıştı. Kuzey Irak ve Suriye'yi hiç saymıyorum.

Tesadüf dedim ya Osmangazi Belediyesi'nin Diyarbakır, Mardin, Siirt, Bitlis, Van, Muş ve Bingöl'ü kapsayan 'Biz Anadoluyuz Dostluk ve Kardeşlik' gezisi görev yaptığım ve ben de derin izler bırakan o bölgeleri yeniden görme fırsatı sağladı.

Yaklaşık 30 yılda nelerin değiştiğini, nelerin ise aynen yerinde durduğunu anlatmaya çalışacağım. Belki benim gibi bu değerlendirmeye heyetimizde bulunan yine o bölge insanı AK Parti Bursa Milletvekili Muhammet Müfit yapabilir.

Gezinin temel amacı AK Parti'nin Osmangazi ile kardeş olmasını istediği Muş'un Korkut ve Bingöl'ün Solhan ilçelerini ziyaretti. Ancak, Aydın'ın etkisiyle hem kardeşlik protokolleri için resmi, hem de bölgenin kadim kentlerini ziyaretle kültürel bir geziye dönüştü. İyi de oldu... Gezi sonunda ziyaretlere katılanların büyük çoğunluğunun algıları değişti.

İŞTE GEZİDEN TÜM FOTOĞRAFLAR...

Bursa'nın Doğu ve Güneydoğunun kentleriyle buluşmasını en iyi anlatan fotoğraf ise Solhan yakınlarındaki yüzün adalarda çekildi. Bursa heyetinin üzerine çıktığı yüzen adadan inerken bin yıllık tutulan uzun sırığın iki ucunda yer alıyordu. Bu bağ öylesine güçlü ki yüzyıllardır oynanan her türlü oyun bunu bozmayı beceremedi.

Bunu 4 günde gezdiğimiz 7 ilde görme fırsatını bulduk. Geleneksel misafirperverliğinden yanı sıra hoşgörü ve sıcak ilgi her noktada karşımıza çıktı. Çok uzun süreden beri Korkut ve Solhan'daki gibi bir heyet karşılaması görmemiştim.

Geziye katılanları yazarak izlenimlerimi anlatayım. Geziye TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonu Başkanı ve AK Parti Bursa Milletvekili Hakan Çavuşoğlu, AK Parti Bursa Milletvekilleri, Muhammed Müfit Aydın, Refik Özen, Osman Mesten, Zafer Işık, Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar ve Osmangazi Kent Konseyi Başkanı Erol Bodur'un yanı sıra Muş bölümüne Bursa'daki Muş dernekleri temsilcileri ve Ak Parti'de görev alan Muşlar katıldı.

*****

10 BİN YILLIK KENTİN MODERN YÜZÜ BURSALILARI HAYRAN BIRAKTI

İlk durak benim de doğduğum kent olan Diyarbakır'dan başlayayım. Hazreti Ömer devrinde İslam orduları tarafından fethedilen ve 639 yılından beri sürekli İslam egemenliğinde kalan Diyarbakır'ın tarihi 10 bin yıl öncesine dayanıyor. İlk kurulduğunda 5 kilometre uzunluğundaki surların içinde yer alan Diyarbakır bugün artık nüfusu 2 milyona dayanan modern bir metropol. 1990'lı yıllarda bir kaç köy evinin bulunduğu arazide şimdi görenleri hayran bırakacak modern bir kent yükseliyor. Modern sitelerin her birinin ayrı bir bahçesi, iki üç sitede bir de belediyenin yaptığı parklar sayesinde ne iç içe geçmiş bina görüntüsü ne de betonun yarattığı kirlilik göze çarpmıyor.

Tarihi kent dokusuna gelince; yazacaklarımı ancak o yıllarda Diyarbakır'da yaşayanlar anlar. Her işte bir hayır var misali değişimin gerçekleşmesini sağlamış. Çünkü, sur içindeki o bölgelerde öylesine kötü bir yapılaşmaya sahipti ki bir elin parmaklarını geçmeyecek kadar eski Diyarbakır'ın bazalt taşlı evlerinden kalmıştı. Büyük bir bölümü briket ve tuğladan sıvasız yapılardan oluşuyordu.

Yeniden inşa edilen sur içi bölgesi o görüntüsünden kurtulmuş. Gerçi yeni inşa edilen binaların proje seçimi çocukluğumun Diyarbakır evlerine benzemiyor ama Saraykapı'dan başlayarak geniş bir yoldan Dörtayaklı minarenin önüne çıkmayı bundan 30 yıl önce kimse hayal bile edemezdi.

Diyarbakır'daki fiziksel dönüşüm hayal ettiğimin ötesinde. Peki, sosyal ve siyasal değişim? Onun yanıtını ise Bursalıların yakından tanıdığı makamında ziyaret ettiğimiz Vali Münir Karaloğlu verdi: Fiziksel dönüşümün sonuçlarını almak bir iki yıl sürer. Ancak sosyal ve siyasal dönüşüm zaman alacak.

Benzeri görüşleri gezi sırasında görüştüğümüz kayyum olarak belediye başkanlığı yapan diğer illerin valileri de dile getirdi.

Valilerin tespitine katılıyorum. Çünkü 40 yıldan beri kardeşliğin tahrip edilmesi için çok sayıda aktör birbirlerine karşı görünse de su taşıdı. Onarımı ise tabii ki zaman alacak.

Ancak bölge insanın geçmişten beri Türkiye'den yana olan tavrı, bunun daha hızlı gerçekleşmesini sağlayacak.

MARDİN VE MİDYAT'IN YÜZÜ TURİZMLE GÜLÜYOR

Mardin de tıpkı Diyarbakır gibi Güneydoğu'nun kadim kentlerinden. Mardin hem gece hem gündüz ayrı bir güzel. Pandemi döneminde turizm faaliyetlerinin azalmasıyla kötü günler geçiren kent, bu günlerde yeniden başlayan turizm hareketliliğiyle kendine geliyor.

Mardin ve Midyat sokakları turistlerle renklenmiş. Midyat'ta Bursa'dan gelen iki ayrı turist grubu da bunun göstergesiydi. Ekonominin hareketlenmesi diğer bir çok sorunun ön plana çıkmasını engellese de yerel yönetimde kayyum şikayetini en yoğun Mardin'de gördük. Halkla bütünleşmedeki eksiklerin yanı sıra daha önce görev yapan bir kayyum hakkında yolsuzluk davası buna örnek gösterildi. Bunu dile getirenler ise AK Parti'li yerel yöneticilerdi.

Midyat Belediye Başkanı Veysi Şahin'in heyete gösterdiği yakın ilgi ve misafirperverliğin yanı sıra aklımızda tarihi Midyat konağındaki Reyhani oyunu ve müziğinin tınısı kaldı.

SİİRT VE TİLLO'NUN BÜYÜSÜ...

Gezinin en önemli duraklarından biri de Siirt oldu. AK Parti Siirt Milletvekili Orhan Ören, gezi boyunca Bursa heyetini yalnız bırakmadı. Siirt merkezin yanı sıra Anadolu'nun en önemli velilerinden Fakirullah ve İbrahim Hakkı hazretlerinin türbelerinin bulunduğu Tillo beldesiydi. Yüzlerce yıl öncesinden 'Gökyüzünü bilmeyen yeryüzünü bilemez' diyen İbrahim Hakkı hazretlerinin hocası Fakirullah'ın kabrine güneşin ilk ışığının düşmesi için kurduğu düzenek bugün bile görenleri hayran bırakıyor.

Baykan ilçesindeki Veysel Karani hazretlerinin türbesi ise 30 yıl içinde oldukça değişmiş. Eskiden çamurlu caddeleri ve birkaç binanın yer aldığı türbe ve çevresi iç turizmin etkisiyle modern bir belde haline dönmüş.

VAN VE TATVAN'DAKİ DEĞİŞİM

Van ve Tatvan da tıpkı Diyarbakır gibi modern kent görünümüne kavuşmuş. Geniş yolları modern binalarının yanı sıra sahil düzenlemeleri Van ve Tatvan'ın güzelliğine güzellik katmış.

Akdamar Adası'na 30 yıl önce gittiğimde duvarları kurşun izleriyle dolu. Bazı bölümleri ise yıkılmak üzereydi. Aradan geçen zaman içinde restorasyon çalışmaları bu tarihi değerin ayağa kalkmasını sağlamış. Burası da turistler açısından bir cazibe merkezi. Akdamar ziyaretimizde yine Bursa'dan gelen bir grupla karşılaştık.

Geçmiş dönem MHP Bursa Milletvekili Tevfik Topçu'nun ağabeyinin de aralarında bulunduğu grup, Başkan Mustafa Dündar'la sohbet etti.

KORKUT VE SOLHAN, OSMANGAZİ'DEN DESTEK BEKLİYOR

Gezinin ana hedefi olan kardeş belediyelerin ilk durağı Muş'un Korkut ilçesiydi. Akşam saatleri olmasına rağmen Bursa heyeti büyük bir kalabalık ve coşkuyla karşılandı. Osmangazi'nin büyüklüğü ve imkanlarının farkında olan Korkut Belediye Başkanı Sami Pekbay, kardeşliğin ilçeye değer katması için çaba gösteriyor.

Daha önce Ankara'daki bir belediyeden istihdamın arttırılması için bina sözü alan Pekbay, bunun ilgili belediyenin CHP'ye geçmesi nedeniyle gerçekleşmediğini söyledi. Şimdi Osmangazi Belediyesi'nden 2 bin metre kapalı alanı olan bir bina istiyor. Amacı ise burayı tekstil atölyesi olarak kullanmak. Çünkü ilçedeki en büyük sorun işsizlik.

Solhan Belediyesi'nin de talepleri yine istihdama yönelik katkı.

Belediye başkanlarına hak verdim. Çünkü Solhan'ın ana caddesi üzerinde saydım. Tam 7 tane yan yana kahve var. İşsizliğin yoğun yaşandığı yerlerin temel özelliği kahve sayısının fazla olması. Dolayısıyla belediye başkanlarından en çok iş konusunda talep geliyor. Belediye kadroları da sınırlı olduğu için bu tür istihdam yatırımları büyük önem taşıyor.

DİYARBAKIR'DA DUYGULANDIK, MUŞ'TA BAGER'LE MORAL BULDUK

Gezinin iki bölümü benim açımdan çok önemliydi. Birinci çocukları terör örgütü tarafından dağa kaçırılan annelerin HDP İl binası önündeki oturma eylemi ziyareti ile yine terör örgütü yandaşlarının 6-7 Ekim olaylarında acımasızca katlettiği Yasin Börü ve Hasan Gökguz'un yakınlarıyla görüşmeydi.

Ellerinde Türk bayrakları ve çocuklarının fotoğraflarıyla heyeti karşılayan aileler, HDP ve terör örgütü PKK'ya tepkilerini dile getirdi, çocuklarının nasıl dağa kaçırıldığını aktardı. Evlat hasreti çeken anne ve babaların duygu dolu konuşmaları hepimizi derinden etkiledi.

Moral bulduğumuz yer ise müzikte kusursuzluk olarak bilinen absolut kulağa sahip Bager Çalışçı'yı Nadaslık köyündeki eviydi. Bager gerçekten müthiş bir yetenek. Önce bize Aşık Veysel ve Beethoven'dan iki eser çaldı. Ardından Hakan Çavuşoğlu'nun Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Bager'i görüştürmesi tam bir sürpriz oldu.

Osmangazi Belediyesi Bager'e piyano sözü verirken, Cumhurbaşkanı Erdoğan da Ankara'ya davet etti.

Geziye katılan vekillerle ilgili de birkaç şey söylemek istiyorum. Muhammet Müfit Aydın, neredeyse gezdiğimiz her ilde yakından tanınan bir kanaat önderi. Gezi boyunca Şeyhim diye karşılanan Aydın, Diyarbakır'da Hasan Gökguz'un babası tarafından 'Hacı abi' diye karşılanınca yeni bir unvanın da sahibi oldu.

Refik Özen'in duygulu bir insan olduğunu biliyorduk. Özen'in bu yönünü, Bager'in duygulu nameleri sırasında gözyaşlarına hakim olamayınca bir kez daha gördük.

Zafer Işık'ın ise Güneydoğu'da bu kadar tanındığını tahmin edemiyordum. Gösterilen ilgi üzerine sorduğumda bunun Meclis'teki tartışma sırasındaki ataklığının yansıması olduğunu öğrendim.

Osman Mesten ise daha önce Müfit Aydın ile birlikte bölgeye birkaç kez geldiği için adet ve gelenekleri de öğrenmişti. Bir çok yerde bize mihmandarlık bile yaptı.

Hakan Çavuşoğlu ise insanlarla oldukça kolay diyalog kuruyor. Diyarbakır, Mardin ve Siirt'te esnafla sohbet ederken sanki Tuzpazarı'nda dolaşıyor gibiydi. Bunun yanı sıra Bager görüşmesinde Cumhurbaşkanı Erdoğan'a bir telefonla ulaşması ise dikkat çekti.

Son bir teşekkür ise Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar'a. Böylesine geziler hem bizim için hem de beklentileri olan o yöredeki vatandaşlar için oldukça önemli. Umarız belirli aralıklarla devam eder.

Özel teşekkür ise Osmangazi Kent Konseyi Başkanı Erol Bodur'a. Geziyi organize eden Niltur'un sahibi Erol Bodur, çok kısa bir süreye sığdırılan mükemmel geziyi oldukça rahat tamamlamamızı sağladı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yatırımcı çıkmayınca Büyükşehir yapacak

  27 Ekim 2021 Çarşamba, 07:56     Bursa'da yerel gündem son aylarda oldukça hareketlendi. Emek-Şehir hastanesi metro hattından T2'y...