Hürriyet Bursa’da Çarşamba günü çıkan yazımda, 2014 yılında oldu bitti sonucu
kabul edilen Bursa’nın laleli logosu yerine, kenti temsil eden unsurlardan
oluşacak yeni bir logo bulunmasını tartışmaya açmıştım.
Yazımı sosyal medyada paylaşırken de bu konudaki görüşlerin yorum olarak
yazılmasını istemiştim.
Yazı tabiri caizse Bursalıların istemedikleri halde kabul etmek, hatta genelge ile kullanmak zorunda kaldıkları logo ile ilgili yaralarını depreştirdi.
Çünkü emir demiri keser misali kabullenilen laleli logonun yeniden gündeme getirilmesi bu konuda yeni adım atılması beklentilerini de arttırdı.
Yapılan yorum, hatta kentteki trafik ve hava ulaşımı konularında çalışmalar yapan Merkez Sağ Hareketi Bursa Proje Koordinatörü Cengiz Duman’ın küçük çaplı araştırma raporu, lalenin kesinlikle Bursa’yı temsil etmediği yönünde birleşiyor.
İsterseniz fazla uzatmadan yorumlardan kısa alıntılar yapayım.
İlki Hürriyet Bursa’nın da köşe yazarı olan Bursa eski Sağlık Müdürü Dr. Hüseyin H. Serdar’dan…
Serdar’ın yorumu aynen şöyle:
“Bu 'lale vakası' dayatmanın dik alasıydı. Çok doğru yaklaşım ve tespitler yapmışsınız, elinize beyninize sağlık. Birde Valilik genelgesi yayınlanmış ve lale logosu kullanmayanların evraklarına işlem yapılmayacağı bildirilmişti... :) kent logosu o kenti çağrıştırmalı... Bazı kurumlar ve yayın organları da hararetle desteklemişti o abuk logoyu”
Gazeteciler Cemal Ekentok ve Hüseyin Yeşilkavak da lalenin Bursa’yı temsil etmediğini vurgulayarak, yeni bir logo hazırlanmasını isterken, Bursa Atatürk Stadyumunu Koruma ve Yaşatma Derneği (BASKOD) Başkanı Ali Küçüksarı, yorumuna Kent Meydanı’ndaki logonun da yer aldığı fotoğrafı ekleyerek, “Kent Meydanı. Tam merdivenlerin başında Bursa'ya adeta zorla dayatılan laleli logo vardı. Yalnızca kente dışarıdan gelenler tarafından arada resim çektirirken gördüğümüz, bir kaç zamandır görmüyorduk ve sonunda birileri konuya el attı diye düşünüyorduk. Bu konunun ısrarla dile getirilmesi çok önemli. Bursa ile alakası olmayan logonun bir an önce değiştirilmesi ve Bursa ile barışık hale getirilmesi gereklidir. Takipçisi olacağız” görüşlerini savundu.
CHP’li Meclis Üyesi Erdal Aktuğ’dan hem gazeteci hem dershane sahibi Zülfikar Yüksel’e kadar onlarca kişinin yorumlarının tamamını buraya aktarmanın imkanı yok. Cengiz Duman’ın “Yine can evimizden vurdunuz” cümlesiyle başladığı mailinde, “Aslında kolay olan unutmaktı ve biz kolay olanı seçtik, içimize sinmese de dayatılan bu logoyu kabullendik, sustuk ve bekledik. Sizler hatırlattınız, uyandırdınız teşekkürler...” sözleriyle logo ile ilgili rapor ve fotoğrafları gönderdi.
Duman’a göre, lale yanlış bir seçim ve Bursa’yı simgeleyen değerler içinden 1-2’sini seçmek de diğerlerine haksızlık olacak. Hangi bir özelliğini sayarsak hangi özelliğini ön plana çıkartırsak bir diğerine haksızlık ederiz, bu kesin olarak ortada. Tarih, doğa, turizm, sanayi, kültür daha ne sayarsak sayalım her birinden onlarca örnek verilebilir, yüzlerce simge çıkartılabilir. Fakat yapılacak yeni logoda kesinlikle ipek kozası, Ulucami ve Uludağ silueti, teknoloji ve sanayiyi simgeleyecek bir nesne, Mudanya’nın, İznik’in mavisi, Uludağ’ın yeşili ve beyazı mutlak suretle olmalıdır. Bu logo yine Bursa’nın ortak paydası tarafından oylanıp, Bursa halkınca onaylanmalı.
Yorumlarda en çok önerilen ise çınar.
Bana göre, bundan sonra yapılacak çalışma bu konunun işin uzmanları tarafından masaya yatırılarak, önce sembol, ardından grafiklerinin ortaya çıkarılmasında.
Görev de Büyükşehir Belediyesi ve Kent Konseyi’ne düşüyor.
Tabi en az 10 örnek şekillendikten sonra son kararı Bursalılar vermeli…
Yeni bir dayatmayı artık bu kent kaldıramaz…
Yazı tabiri caizse Bursalıların istemedikleri halde kabul etmek, hatta genelge ile kullanmak zorunda kaldıkları logo ile ilgili yaralarını depreştirdi.
Çünkü emir demiri keser misali kabullenilen laleli logonun yeniden gündeme getirilmesi bu konuda yeni adım atılması beklentilerini de arttırdı.
Yapılan yorum, hatta kentteki trafik ve hava ulaşımı konularında çalışmalar yapan Merkez Sağ Hareketi Bursa Proje Koordinatörü Cengiz Duman’ın küçük çaplı araştırma raporu, lalenin kesinlikle Bursa’yı temsil etmediği yönünde birleşiyor.
İsterseniz fazla uzatmadan yorumlardan kısa alıntılar yapayım.
İlki Hürriyet Bursa’nın da köşe yazarı olan Bursa eski Sağlık Müdürü Dr. Hüseyin H. Serdar’dan…
Serdar’ın yorumu aynen şöyle:
“Bu 'lale vakası' dayatmanın dik alasıydı. Çok doğru yaklaşım ve tespitler yapmışsınız, elinize beyninize sağlık. Birde Valilik genelgesi yayınlanmış ve lale logosu kullanmayanların evraklarına işlem yapılmayacağı bildirilmişti... :) kent logosu o kenti çağrıştırmalı... Bazı kurumlar ve yayın organları da hararetle desteklemişti o abuk logoyu”
Gazeteciler Cemal Ekentok ve Hüseyin Yeşilkavak da lalenin Bursa’yı temsil etmediğini vurgulayarak, yeni bir logo hazırlanmasını isterken, Bursa Atatürk Stadyumunu Koruma ve Yaşatma Derneği (BASKOD) Başkanı Ali Küçüksarı, yorumuna Kent Meydanı’ndaki logonun da yer aldığı fotoğrafı ekleyerek, “Kent Meydanı. Tam merdivenlerin başında Bursa'ya adeta zorla dayatılan laleli logo vardı. Yalnızca kente dışarıdan gelenler tarafından arada resim çektirirken gördüğümüz, bir kaç zamandır görmüyorduk ve sonunda birileri konuya el attı diye düşünüyorduk. Bu konunun ısrarla dile getirilmesi çok önemli. Bursa ile alakası olmayan logonun bir an önce değiştirilmesi ve Bursa ile barışık hale getirilmesi gereklidir. Takipçisi olacağız” görüşlerini savundu.
CHP’li Meclis Üyesi Erdal Aktuğ’dan hem gazeteci hem dershane sahibi Zülfikar Yüksel’e kadar onlarca kişinin yorumlarının tamamını buraya aktarmanın imkanı yok. Cengiz Duman’ın “Yine can evimizden vurdunuz” cümlesiyle başladığı mailinde, “Aslında kolay olan unutmaktı ve biz kolay olanı seçtik, içimize sinmese de dayatılan bu logoyu kabullendik, sustuk ve bekledik. Sizler hatırlattınız, uyandırdınız teşekkürler...” sözleriyle logo ile ilgili rapor ve fotoğrafları gönderdi.
Duman’a göre, lale yanlış bir seçim ve Bursa’yı simgeleyen değerler içinden 1-2’sini seçmek de diğerlerine haksızlık olacak. Hangi bir özelliğini sayarsak hangi özelliğini ön plana çıkartırsak bir diğerine haksızlık ederiz, bu kesin olarak ortada. Tarih, doğa, turizm, sanayi, kültür daha ne sayarsak sayalım her birinden onlarca örnek verilebilir, yüzlerce simge çıkartılabilir. Fakat yapılacak yeni logoda kesinlikle ipek kozası, Ulucami ve Uludağ silueti, teknoloji ve sanayiyi simgeleyecek bir nesne, Mudanya’nın, İznik’in mavisi, Uludağ’ın yeşili ve beyazı mutlak suretle olmalıdır. Bu logo yine Bursa’nın ortak paydası tarafından oylanıp, Bursa halkınca onaylanmalı.
Yorumlarda en çok önerilen ise çınar.
Bana göre, bundan sonra yapılacak çalışma bu konunun işin uzmanları tarafından masaya yatırılarak, önce sembol, ardından grafiklerinin ortaya çıkarılmasında.
Görev de Büyükşehir Belediyesi ve Kent Konseyi’ne düşüyor.
Tabi en az 10 örnek şekillendikten sonra son kararı Bursalılar vermeli…
Yeni bir dayatmayı artık bu kent kaldıramaz…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder